Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Şerhu'l Vasiyye İmam Ebu Hanife'nin el-Vasiyye Eserinin Şerhi

Ekmeleddin El-Baberti

Şerhu'l Vasiyye İmam Ebu Hanife'nin el-Vasiyye Eserinin Şerhi Sözleri ve Alıntıları

Şerhu'l Vasiyye İmam Ebu Hanife'nin el-Vasiyye Eserinin Şerhi sözleri ve alıntılarını, Şerhu'l Vasiyye İmam Ebu Hanife'nin el-Vasiyye Eserinin Şerhi kitap alıntılarını, Şerhu'l Vasiyye İmam Ebu Hanife'nin el-Vasiyye Eserinin Şerhi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hz. Aişe r.a
Allah Teala Rafızileri rezil rüsva etsin. Hz. Aişe'nin zina yaptığını söyleyenin kendisi veledi zinadır. Hatta kafirdir. Çünkü Hz. Aişe'nin r.a zinadan beri olduğuna işaret eden ayetleri inkar etmektedir. Kuran'dan bir ayeti dahi inkar eden ise kafir olur.
Sayfa 224Kitabı okudu
Rızk
İmam Ebu Hanife rahimehullah şöyle demiştir: Allah Teala kulları hiçbir takatleri olmadığı halde yaratmıştır. Çünkü onlar zayıf ve acizdirler. Onları yaratan ve rızıklarını veren Allah'dır. Çünkü Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "O Allah ki sizi yaratan, sonra rızıklandıran, sonra öldürecek olan, sonra da diriltecek olandır."(Rum/40) Kazanç helaldir. Malı helalden tedarik etmek helaldir. Haramdan tedarik etmek ise haramdır. İnsanlar üç sınıftır: 1) İmanında ihlaslı olan mümin 2) Küfründe ısrarcı olan kâfir 3) Nifakı içerisinde yapmacık tavırlı münafık Allah Teala mümine ameli, kâfire imanı, münafıka ise ihlası farz kılmıştır. Çünkü Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "Ey insanlar Rabbinize karşı takvalı olun"(Lokman/33) Yani Ey iman edenler itaat edin, Ey kâfirler iman edin, Ey münafıklar ihlaslı olun.
Sayfa 171Kitabı okudu
Reklam
Allah'ın İsmi Karşısında Hiçbir Şey Ağır Basamaz
Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: Allah kıyamet günün kulların gözleri önünde ümmetimden bir adamı seçer. Onun önüne doksan dokuz dosya koyar. Her bir dosya gözün görebildiği mesafe kadardır. Sonra o kula şöyle der: Bunlardan herhangi bir şeyi reddediyor musun? Yazıcı ve koruyucu meleklerim sana zulmettiler mi? Bu adam şöyle der: Hayır Rabbim. Yüce Allah şöyle der: Bir mazeretin var mı? Veya bir iyiliğin? Adam hayrete düşer ve şöyle der: Hayır Rabbim. Allah Teala şöyle buyurur: Bilakis bizim nezdimizde senin bir iyiliğin var ve bugün sana zulmedilmeyecek. Bunun ardından içerisinde: "Ben şahidlik ediyorum ki Allah'tan başka ilah yoktur ve Muhammed Allah'ın Resulüdür." Yazılı bir kağıt getirilir. Ardından amel terazine git ve bu kağıdı koy denilir. Adam der ki: Bu kadar dosyanın karşısında bu kağıt parçası nedir ki? Yüce Allah şöyle der: Sana zulmedilmeyecek. Ardından tüm dosyalar bir kefeye o kağıtta başka bir kefeye atılır. O dosyalar hafif gelir, o kağıt parçası ise ağır basar. Rasulullah aleyhisselam "Allah'ın ismi karşısında hiç bir şey ağır basamaz" demiştir.
Sayfa 202Kitabı okudu
Son Nefeste İman İle Ölen Cehennemde Ebedi Kalmaz
İman baki kaldığı sabit olunca, bizler "Hiç şüphe yok ki kişi cennete girecektir." diyoruz. Büyük günah işleyen kişi de mümindir ve salih ameller işlemiştir.
Sayfa 106Kitabı okudu
İman Artmaz Eksilmez
İmanın, kulun tasdikinden ibaret olduğu sabit olduğuna göre iman kendi içerisinde artıp eksilmez. Bu da işaret etti ki; iman itaatlerin kendisine bitişmesiyle artmaz, günahları işlemekle de eksilmez. Çünkü tasdik bu iki halden önce var olduğu gibi bu iki hal esnasında da mevcuttur. Ebu Hanife rahimehullah, imanın artmasının ancak küfrün eksilmesiyle; imanın eksilmesinin ise ancak küfrün artmasıyla tasavvur edilebileceğini ve bu ikisinin aynı halde aynı zatta bir araya toplanmasının imkansız olduğunu söyleyerek bu meseleye delil getirmiştir.
Hz. Aişe
Hz. Hatice'den sonra Hz. Aişe r.a alemler içerisindeki kadınların en hayırlısıdır, müminlerin annesidir. Zinadan uzak ve temizdir, Rafizilerin söylediklerinden beridir. Onun zina yaptığını söyleyenin kendisi veledi zinadır.
Sayfa 205Kitabı okudu
Reklam
Amel İmandan Bir Parça Değildir
Günahkar kişi tövbe etmeden öldüğünde Ehl-i Sünnet, tasdikin varlığından dolayı bunun, kişiyi imandan çıkarmayacağı görüşüne gitmiştir. Günahkar kişi tövbe etmeksizin öldüğünde Allah'ın dilemesine kalır. Allah dilerse onu affeder. Fazlı ve keremiyle veya kendisinde bulunan iman ve itaatlerin bereketiyle ya da bazı hayırlı kimselerin şefaatiyle cennetine koyar. Dilerse de küçük veya büyük fark etmez günahları miktarınca ona azap eder. Bu kişinin en sonunda varacağı yer cennettir. Bu kişi cehennemde ebedi kalmayacaktır.
Sayfa 101Kitabı okudu
Hayrı da Şerri de Yaratan Allah'tır
İmam Ebu Hanife rahimehullah şöyle demiştir: Bir kişi hayır ve şerrin takdirinin Allah'ın dışında başkasından olduğunu iddia ederse, Allah'ı inkar etmiş olur ve bu kişinin tevhidi(akidesi) batıl olur.
Sayfa 116Kitabı okudu
İmanın hakikati ki o da kalbi tasdiktir, kendisinde muttali olunamayan gizli bir şeydir. İkrar da batında(gizli) bulunan bilinebilsin ve kendisinin varlığı ile alakalı olan maslahatlar üzerine terettüp edebilsin diye gizlide bulunana delil kılınmıştır.
İmanın güzelliği ve küfrün kötülüğü akılla bilinemez. Ancak şeriatla bilinebilir.
Reklam
Hayr Ve Şer Allah'tandır
Kul Rabbine itaati yapmaya yönelik azmini tam kararlaştırdığında Yüce Allah onda itaat fiilini yaratır. Masiyeti işlemeye azmettiğinde ise onda masiyet fiilini yaratır. Bu şekilde kul her ne kadar hakiki anlamda bir mucit (ortaya çıkaran) olmasa da kendi fiilinin mucidi gibi olur.
Sayfa 167Kitabı okudu
Peygamber Gönderilmeden İman Vacip, Küfür İse Haram Değildir.
Akılla imanın vacip olacağı görüşü İmam Ebu Hanife (r.a)'dan rivayet edilmiştir. Ebu Hanife (r.a) şöyle demiştir: Kişinin göklerin, kendisinin ve başka şeylerin yaratılışını görmesi sebebiyle yaratıcıyı bilmeme noktasında cehalet özrü yoktur. Eğer bir peygamber gönderilmemiş olsaydı dahi mahlukatın akıllarıyla onu bilmesi vacip olurdu.
Ehli sünnet vel cemaat Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)'den sonra bu ümmetin en faziletlisinin Ebubekir (r.a) olduğuna icma etmişlerdir. Mutezilenin çoğu ve Rafizilerin tamamı ümmetin en faziletlisinin Ali (r.a) iki oğlu (Hasan, Hüseyin) Fatıma (r.a) ve az bir topluluk dışında diğer tüm sahabelerin Nebi'nin (sallallahu aleyhi ve sellem) vefatından sonra mürted olduklarını iddia etmektedir.
Sayfa 152Kitabı okudu
İman Dil İle İkrar Kalp İle Tasdik İle Olur
Ebu Hanife (rahimehullah) dedi ki: Tek başına ikrar(kelime-i şehadet getirmek), iman olmaz, Eğer bu iman olsaydı; münafıkların hepsi mümin olurdu. Aynı şekilde tek başına Allah'ı bilmek de iman olmaz. Eğer bu iman olsaydı; Ehli kitabın (Hristiyan ve Yahudiler) hepsi mümin olurdu.
Kuran Allah'ın Kelamıdır
İmam Ebu Hanife rahimehullah şöyle diyor: Biz Kuran'ın Allah'ın kelamı olduğunu, O'nun vahyi ve tenzili olduğunu ikrar ediyoruz. Bu kelamı O'nun aynısıdır ne de gayrısıdır. Bilakis bu kesinlikle onun sıfatıdır, mushaflarda yazılı, dillerle okunan, göğüslerde ezberde bulunandır. Bunlara hûlul etmiş değildir. Mürekkeb, kağıt ve yazıların ise hepsi mahluktur. Çünkü bunlar kulların fiilleridir. Allah Teala'nın kelamı ise mahluk değildir. Çünkü yazılar, harfler, kelimeler ve ayetler kulların bunlara ihtiyacı bulunduğu için Kuran'ın delaletidir. Allah'ın kelamı kendi zatıyla kaimdir. Manası ise bu zikredilen şeylerle anlaşılandır. Yüce Allah'ın kelamının mahluk olduğunu söyleyen Aziz olan Allah'ı inkar etmiş olan bir kâfirdir.
Sayfa 142Kitabı okudu
25 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.