Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Seyda Gönderileri

Seyda kitaplarını, Seyda sözleri ve alıntılarını, Seyda yazarlarını, Seyda yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
-Kim günahkâr bir siyasi arkadaşını, dindar bir siyasi muhalifine tercih ederse onu harekete getiren siyasi, dünyevî maksatlardır. Hem umuma ait olan dini, kendine ait bir şey gibi gösterip ekseriyeti dinden soğutarak nazardan düşürenin itekleyicisi tarafgirliktir.
Sayfa 189Kitabı okudu
Siyasetten ve şeytandan Allah'a sığınırım.
Sayfa 188Kitabı okudu
Reklam
248 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Sonsuzluk kervanının kereminden bir kırıntı nasiplenmek cana minnettir zaten ..
Mevlana hazretlerinin ifadesiyle: "Yerde yaşayıp, etrafına göğe ait nurlar saçan çerağlardan' biridir.
Mehmet Akar
Mehmet Akar
Seyda
Seyda
Mevlana hazretlerinin ifadesiyle: "Yerde yaşayıp, etrafına göğe ait nurlar saçan çerağlardan' biridir.
Mehmet Akar
Mehmet Akar
Seyda
Seyda
Seyda
SeydaMehmet Akar · Şahdamar Yayınları · 200791 okunma
Gurbetten vatanına döndüğünü zannetmiş, halbuki gurbetin en dehşetlisini vatanında görmüştü.
... eskiden huzuru besteleyen o ses, şimdi homurdanır gibi yeri göğü inletiyordu.
Aradığını hep içinin derinliklerinde bulmuştu
Reklam
Bitişi, başlangıçla birlikte yaşıyordu
Dünyanın sopsoğuk yüzünü görmüş, dünyadan soğumuştu
Anglikan Başpapazı İstanbul'a geldi. Sorular soruyor, Şeyhülislamlıktan bunların cevabını istiyordu. Uzun uzun cevap verebilirlerdi. Altı yüz kelime diyorlardı... Dilerlerse altı bin kelime... Cevapların istismarlarına uygun olmasını bekliyor, diledikleri yeri cımbızlayarak halkın kafasını karıştırmaya muvaffak olmayı umuyorlardı. Dinlerine karşı lakayt hale getirdikleri kitlelerin zihinlerinin allak bullak edilmesinde birkaç adı Müslüman, kökü ve aslı Hıristiyan gizli yandaşlarını da kullanacak, belki de en çirkin saldırılarını onlara yaptıracaklardı. Sanki hep galip olmuşlar gibi, "Müslümanlık iyi ise Müslümanlar niye mağlup?" diyecek, on asrı bir asırlık saltanatlarının arkasında saklamaya çalışacak, geriliği Müslümanlığa yamayacaklardı. Kendisine güvenmeyen, değerlerinden, dedesinden nefret eden nesepsizler oluşacak, bunlar istenildiği gibi kullanılacaktı.
Sayfa 265
Evet, devletler ölüyor, devirler ölüyor, insanlar ölüyordu. Aldanmakta fayda yoktu, gün akşam oluyordu.
Sayfa 236
Reklam
Herkes dersini başkasına veriyor, nasihatini nefsine değil nesline yapıyor, bu sebeple de kimsenin nasihatinin kimseye bir tesiri ve müşterisi olmuyordu. Anlatanların hali dillerinden başka şeyler söylüyor, insanlar hal dilini kalden daha çok dinliyordu.
Sayfa 208
Bu necip millet Kur'ân'a sahip çıktığı günlerde hiç mağlup olmuş, hiç zelil düşmüş müydü? Nezaman Kur'ân'dan uzak düşülmeye başlandı ise o zaman perişaniyet başlamıştı. Sadece bu dünya için paşa olsa ne olacaktı? Cehenneme gittikten sonra sultan olmanın ne kıymeti vardı? İnsan, kulluğunu, misafir olduğunu unutmazsa aziz oluyor, sahiplenir, nankörleşirse dünyasını da ahiretini de yitiriyordu. Onun için yeniden mesai imana, ahlaka, ilme teksif edilmeliydi.
Sayfa 177
Her şeyin sahibi Allah'tı. İnsan sadece kullanıcı İnsanı da, insanın fiillerini de Allah yaratıyordu. Ne yaratmak, ne sahiplik bir başka ele verilebilirdi. Hiçbir şeyin vücudu kendisinden değildi ve hiçbir şey serseri bir tesadüfle meydana gelmemişti.
Sayfa 114
Gökteki güneşe küsüp yerde güneş aramanın gereksiz bir hata ve çirkinlik olduğu öğretilecekti.
Sayfa 84
İnsan, kim bilir ne kadar çok şeyle iç içe yaşıyor, fakat ne kadar azını görebiliyordu.
Sayfa 57
20 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.