Her biri farklı bir hayat. Piskoposun iyiliksever hayatı göz dolduruyor. Jaen veljean'ın romana girişi ile birlikte Sefiller'in dünyasına giriş yapıyorsunuz. İkisinin buluşması sonrasında başkahramanın neye uğradığını şaşırması. Tam da dünyada iyilik namına bir umudunun kalmadığı bir sırada...
Olay örgüsü; Fantine ile Belediye Başkanının buluşması esnasında duygusal bir hal alır, öyle ki, küçük Cosette'in de hayatının kurtulabilmesi için yapılanlar-yakarışlar, duygusallığın zirvesine ulaştırır.
Waterloo Savaşı detaylı anlatılır,konu sonunda bir yere bağlanır. Öyle ki romandaki başka bir sefilin, bir subayı kurtarması ile ilişkilendirilir. Savaşın bu kadar uzunca anlatılması, sadece bunun için olamazdı. Öyle ki daha sonra romana dahil olacak başka bir başkahraman Marius'un Bonapartçı hislerinin neden bu kadar kuvvetli olduğu bununla anlaşılır.
Yine akışa ara verilip Paris'in kanalizanyon sistemi ve tarihçesi anlatılır. Bu da, karakterlerimizin/karakterimizin yaşadığı zorluğu göstermek için bir bilgilendirme mahiyetinde..
1832 Ayaklanması çok heyecanlı işlenir. Öyle ki bir çok anlatılan karakter bir şekilde bu ayaklanmanın içine dahil olmuştur.
Thenardier'lerde kötülüğü, Cosette'de masumiyeti, Marius'da aşkı, Jean valjean'da fedakarlığı, Fantine'de anne yüreğini, Javert'te kanunların soğuk yüzünü, Enjolras'da vatan sevgisini,Eponine'de kıskançlığı, Gavroche'da korkusuzluğu ve iyi yürekliliği hissetmek. İşte Sefiller'in bazı karakterleri üzerinden özeti bu şekilde.