Home
Search
Explore
What to Read?
Sign In
Sign Up
Shopping
Explore
Books
Authors
Readers
1000Kitap Android ApplicationFREE – Download from Google Play
1000Kitap iOS ApplicationFREE – Get it from App Store
©2024 · 1000Kitap Web Application · 2.37.38
Siddartha
Hermann HesseSiddartha Reviews
You can find Siddartha reviews, Siddartha book reviews, Siddartha ratings on 1000Kitap.
“Bilgi bir başkasına aktarılabilir, bilgelikse hayır. Bilgelik keşfedilebilir, bilgelik yaşanabilir, bilgelik el üstünde taşıyabilir insanı, bilgelik mucizeler yaratabilir ama bilgelik anlatılamaz ve öğretilemez."
Siddhartha bu bilgelik yolununun içimizdeki yansımasıdır adete..Yaşam bir arayıştır ve tüm insanlığın peşinde olduğu yegane şey de Mutluluktur!
Mutluluk nedir peki? yapılan her şeyin amacı olsa da dünya da bulunması zor bir şeydir mutluluk... Bir arayışın menzili olsa da mutluluk tatmin edilemez bir arzudur... Mutluluğu dışarda aramaktır belki hata içimizdeki bir yolculuktur belki de mutluluğunun yolu...
İşte bu farkındalıkla size içinizde bir yolculuğa başlamadan bir kandil verir Siddhartha... Yolumuz açıl olsun...
Araf Suresi 179. ayette: “Onların kalbi vardır ancak onunla kavramazlar, gözleri vardır görmezler, kulakları vardır işitmezler.” aslında bu hepimizin ilk halidir. iİlk defa kavramaya başladığımızda gerçekle adeta büyüleniriz. İşte bu andan sonra artık eskisi gibi olmayız çünkü gerçek mutluluk olan hakikat ile karşılaşmışızdır bir kere...
Siddhartha’nın başına gelen hiçbir boşa değildir aslında. Sonunda varacağı kavrayış için tüm geçtiği yollar gereklidir. Tıpkı bizim hayatımız da olduğu gibi bugüne kadar yaşadığımız her şey bizi biz yapan şeyler olmuştur. Yaşarken hissetmesekte her yol bize hakikatin bir başka yüzünü gösterir. Bu yüzden başımıza gelen ve gelmeyen her şeye şükürler olsun.. Bizi biz yapan her şeye minnettar olma bilincidir bu yol...
Diyeceğim o ki kendinize bir iyilik yapın ve bu kitabı okuyun.. Okuduktan sonra artık eskisi olamayacaksınız...
#kitapyorum
#hermannhesse
#siddhartha
#2019-91.kitap
#sayfasayısı 148
#kâmuranşipal çevirmen
Kitaba konsantre olmak zor.Neden mi dersiniz çünkü bir felsefe kitabıdır.Hatırımda olduğu kadarıyla paulo coelho 'nun simyacı kitabını da biraz anımsattı.ilerki zamanlarda fırsatını bulursak tekrar yapabiliriz belki o sefer anlamayı biraz daha yükseğe çıkartabiliriz.
Kitapta geçen brahman , samana gibi terimleri özellikle araştırın derim okumadan önce.Bir arayış ve mutluluk peşinde koşan sefil bir gezgindir siddhartha diyebiliriz.Ve ömrü boyunca bu birşeyleri öğrenme çabalarinda iken her türlü ortamdan yararlanmaya çalışır.yeri gelir dilenci olur.yeri gelir kayıkçı olur.ırmağın sesini bile dinler ancak onun yaptığı gibi oğlu da babasını terk ederek onu kendi sorunlari ile başabaş bırakir.
Kaç puan vereceğimi kestiremediğim bir yazar ve kitabı oldu.Hem iyi hem orta yanii.kişisel gelişimi sevenlerin begeni yüzdesi daha yüksek olduğu gibi ,özgür düşünceliler içinde kırık not verecekleri bir kitap olur sanırım.kitabınız ve mutluluğunuz eksik olmasın
Kitabın başlarında anlatım tarzından dolayı hiç içine giremedim ama mutluluğu bilgeliği arayan insanların hikayesi hep ilgimi çektiği için merak edip devam ettim daha sonra anlatım kendine alıştırdı ve çok zevk almaya başladım iş okul ve şehir hayatının yarattığı bunalmışlık içinde tekrar insan olduğumu hissettirdi bana. Bittiğinde son sayfasına 1 2 dakika baka kaldım müthiş bir romandı keşke biraz daha uzun olsaymış.
Siddhartha Hermann Hesse'nin 1922 yılında yayımlanan buda felsefesini anllattığı romanı. Kitapta iç huzuru bulmaya çalışan Siddhartha isimli bir gencin önce Brahman,sonra Samana olması ardından Gotamayla tanışıp onuda terk etmesi bunları bırakıp bir şehirde zevk ve sefa alemine daldıktan sonra asıl aradığını bir ırmaktan bulması anlatılıyor.
Sanırım bu tarzda çok kitap okuduğum için wow diyemedim. Can yayınları için Kamuran Şipal çevirmiş. Almanca çevirilerinde gerçekten alanının en iyisi. Ağır olmayan akıcı bir üslubu vardı. İnsan kişiliğini çok güzel analiz ederek iyi bir kurguyla harmanlamış. Bu tarz kitaplarda en çok sevdiğim şey senin bildiğin ama bildiğini bilmediğin ya da bildiğin ancak doğru şekilde ortaya koyamadıklarını sana göstermesidir. Dünya dönüyor kusurlar içinde kusursuzlaşmaya çalışırken kayboluyoruz. Netlik istiyoruz; net olanın aslında küçük parçalarda ama bütünde net olmanın haksızlığını göremiyoruz. Kelimeler kullanıyoruz. Sanki bütün duyguları bütün gerçekliği anlatmaya yetermiş gibi. Yetirtemediğimiz kelimelerle saf bilgileri vermenin imkansızlığını göremiyoruz. Doğal olarak da bir öğretmenden öğrenemiyoruz. Bazen sadece yaşamaya gerek duyuyoruz. Ama öğretmenlerden alıyoruz bilgiyi, yetinen yetiniyor. Yetindiği için öğretmen mi suçlu? Yoksa bilgiyi öğrenmekle yetinen bilgeliğe yönelmeyen öğrenci mi?
Sonuç: Kitabı tavsiye ediyorum...
İnsanların beyninde ve ruhunda doğan boşluğu doldurmak için yola çıkan kişinin iyi bir birey ve insanlık kimliği kazanması için bir tarikata bir dine veya bir gruba bağlı olmasından çok kendi benliğini yetistirmis ve az ile yetinen hayata çok şey beklemek yerine hayatı nasıl daha yaşanilir kilinacaginin ve bunun içinde insani degerleri tasimanin yeterli olacağını özetleyen bir eser
İnsan hayatı boyunca sürekli bir arayış içinde dir kendini arar çevresinde ki olan biteni anlamaya idrak etmeye çalışır doğru bildiği yalnışlardan vazgeçmemeyi bile öğrenir tam hayatını rayına oturtmuşken aşk çıkar karşısına ve işte o zaman durulur herşey ve insan der aşk akılsa akıl aşkın neresindedir.
Hesse nin 'Ben' i Arama yolculuğunda, size de içinizdeki ' ben ' i sorgulattigi bir kitap. Aslında sürekli olarak sorguladiginiz çoğu zaman da kendinizi yargiladiginiz düşüncelere bir yol açmış. Bir sonuca ulasamiyorsunuz ne yazık ki ama düşüncelerinizi somutlastirma fırsatı buluyorsunuz.
Hayatı; öğretilerle, insan algısı cümlelerle değil de yaşayarak, görüp dokunarak, deneyimlenerek keşfetmeye çalışan, arayışta olan Siddhartha nın hikayesi.. Damağımda aromatik bir tat, ruhumda dinginlik, aklımda düşünceler bıraktı...
Bir de alıntı; "Bilgelik bir başkasına anlatılamaz; bir bilgenin başkalarına anlatmaya çalıştığı bilgelik aptalca bir şey gibi gelir kulağa.. Bilgi bir başkasına aktarılabilir, bilgelikse hayır. Bilgelik keşfedilebilir, bilgelik yaşanabilir, bilgelik el üstünde taşıyabilir insanı, bilgelikle mucizeler yaratılabilir, ama bilgelik anlatılamaz ve öğretilemez."
Kitap kendini direkt içine çekiyor ve bir şekilde göz açıp kapayıncaya kadar bitiyor. Vermek istediği mesaj bir şekilde kendini arayan o adam... Her şey o kadar anlamlıydı ki Hermann Hesse'nin okuduğum ilk kitabıydı ve hâlâ etkisi geçmiş değil. Mutlaka okumanız gerektiğini düşünüyorum.
