"İnsanoğlu büyük adam olmak için heveslerle doludur; fakat bir gün anlar ki sadece bir küçük adamdır; mutlu olmak için heveslerle doludur, fakat bir gün anlar ki sadece mutsuzdur; mükemmel olmak için büyük hevesler taşır, fakat bir gün anlar ki sadece kusurlarla doludur; insanlar tarafından sevilen ve sayılan bir kişi olmak için devamlı umutlar taşır, fakat bir gün anlar ki kusurlarından dolayı sadece insanların hor görmesiyle karşılaşır. İşte, dışına çıkmaya imkân bulamadığı bu utanç duygusu, o insanda güçlü bir adaletsizlik ve yıkma ihtirası yaratır; çünkü bu durumda o, kendisini kusurlarından dolayı mahkûm eden ve bunun suçunu kendisine yükleyen gerçeğe karşı bitmez tükenmez bir nefrete bürünmüştür." Pascal
İnsanda, kendini aşağı görme duygusu, düşünülebilecek en haksız ve en caniyane hırsları yaratır. Çünkü o, kendini suçlu bulan ve kusurlu olduğuna kendini ikna eden gerçeğe karşı, öldürücü bir nefret duyar.
Suça itilmiş çocuklarla ilgili araştırmalarm ortaya koyduğu bulgulara baktığımızda; okulu sevmeme, okuldan kaçma, başarısızlık, uyumsuzluk, sosyal-kültürel-sportif etkinliklerden uzak kalış ... gibi sonuçlarla karşılaşıyoruz.