Home
Search
Explore
What to Read?
Sign In
Sign Up
Shopping
Explore
Books
Authors
Readers
1000Kitap Android ApplicationFREE – Download from Google Play
1000Kitap iOS ApplicationFREE – Get it from App Store
©2024 · 1000Kitap Web Application · 2.37.32
Siddharta
Hermann HesseSiddharta Reviews
You can find Siddharta reviews, Siddharta book reviews, Siddharta ratings on 1000Kitap.
Govinda Daha Özel değil mi?
Siddharta benim kaç kere okumaya niyet edip okuyamadığım bir kitaptı. Okumak için zamana ihtiyacım varmış oysa ki. Okuduktan sonra çok sevdim kendimi buldum. Her insan biraz yolcu değil midir zaten ?
İncelememi okumak için lütfen tıklayınız;
blogger.com/u/1/blog/post/e...
Brahman(Kast sistemine dayalı hint dini) bir ailede doğan, geleceğin prens adayı, ailenin göz bebeği Siddhartha, içinde dolmak bilmeyen boşluğu keşfettiği yaşlarda, babasına kafa tutarak ailesini terkeder...
Arkadaşını da yanına alıp Samanalara(çilekeşlere) katılır, yıllarca riyazet(nefsin isteklerini kırma) içinde, sersefil, aç-susuz, dünyevi hazlardan arınmış, göçebe bir hayatı seçer...İçindeki özü, manayı, Ben'i aramaktadır...Ama içindeki boşluğu bu yolda doldurmaz, yirmili yaşlarda Buddha ve keşişlerle tanışır, acaba anlama götüren doğru yol bu mudur...Burda da aradığını bulamayan Siddharta, yirmili yaşlarda Kamana adlı bir kadınla taşınır ve bodoslama dalar dünyevi hayata, cinsel hazdan kumara, paradan ticarete, hırstan açgözlülüğe, efendilikten zenginliğe kadar herşeyi, önceden iğrendiği herşeyi 20 yıl yaşar...
Ve kırklı yaşlarda herşeyini terkedip bir ırmak kenarında yaşlı bir kayıkçı ile dostluk kurar...Irmağı dinler, kendini dinler, yıllarca arayıp bulamadığı Ben'ini dinler...
Siddhartha çocukluktan yaşlılığa kadar bir arayışın öyküsü, ama öyle öğretilerle, bilge kişilerle, tarikatlarla, cemaatlerle değil, herkes aradığını kendisi yaşayarak, deneyimleyerek kendi içinde bulacak...Doğu felsefesi ve mistik ögeler taşıyan, dili sade, akıcı, düşündürücü, Nobel ödüllü Hesse'nin en önemli kitaplarından, tavsiye edilir, keyifli okumalar...
158 syf.
5/10 puan verdi
Fazla abartılan bir kitap. Kötü demiyorum, demek istemiyorum. Daha iyi yazılabilirdi belki biraz daha üzerinde çalışılsaydı. Ama tuvalette de okunamaz diyemem, gayet de okunabilir.
Herman Hesse'nin okuduğum ilk eseri. Kitabın içeriği dikkatimi çekmişti ancak asıl ilgimi çeken yazarın Hitler döneminde adının ve kitaplarının yasaklamış olması. Bir yazar ve kitap yasaklanmışsa mutlaka orda okuyanı uyandıracak bir şeyler vardır. Zira devlet yöneticileri düşünüp sorgulayan halktan ziyade kör sağır dilsiz halkı yeğlerler.
Esere dönecek olursak baş karakterimiz Siddartha anlam arayışı mücadelesi için ailesini ve sarayını geride bırakan bir gençtir. Yolculuğu esnasında farklı görüşler farklı inançlarla karşılaşır ancak bir türlü aradığını bulamaz. İçindeki boşluğu dolduramaz. Çünkü o kelimelerle verilen öğütten ziyade yaşayarak deneyimlemek istemektedir. Nitekim yaşar deneyimler edinir ancak bu içinde kötü hisler uyandırmaktan öteye gitmez. Aslında bizi bize farklı pencereden anlatan ve günlük rutinlerin boşluğuna işaret eder. Şunu da belirtmek gerekir ki Doğu mistisizmi hakkında bilgisi olan okurlar için yazarı ve eseri anlamak daha kolay. Diğer türlü bu kitap ne anlatıyor böyle diyebilirsiniz. Derinlik var mı, elbette . Ancak aramak ve bulmak isteyene...Aramak demişken Siddartha bir noktada uyarır ; aramaktan bulma fırsatını kaçırmayın... Zira çoğu şeyi ararken çoğu şeyi de gölgeler yokluğa iteriz...
Güzel bir kitaptı , her okur kendince bir pay alacaktır. Şimdiden iyi okurlar :)
Bu kitabı yaklaşık üç yıl önce bir arkadaşım önermişti, elime almıştım ama bir türlü okuma fırsatım olmamıştı, bu zamana kısmetmiş. :) Her kitabın kişide yeni duygular uyandırması için doğru bir zaman olduğuna inanırım. Sen bu konuda ne düşünüyorsun?
Siddhartha, başlarda öve öve bitirilemeyen bir Brahman oğlu, düşünür. En önemli hatta tek özelliğinin düşünmek, beklemek ve oruç tutmak olduğunu söyleyen bir Samana, gün gelince bir zengin ve aslında bir bilge. Bana Simyacı'yı anımsatan bu kitapta Siddhartha'nın Ben'i bulması anlatılıyor. Bu yolculukta aşkı, sevme sanatını da buluyor, acıyı da tadıyor. Babasından ayrılarak çıktığı yolculukta oğlu ile... -cümleyi bitirmeyim :) fazla spoiler vermiş olmayım.- Yeteneklerinden saydığı düşünmeyi, beklemeyi ve oruç tutmayı kaybettiğinde aslında Ben'den uzaklaştığını anlıyor ve tekrar Ben'i bulduğunda da kendi bilgeliğine ulaşıyor.
Okurken zihnimde şu cümle vardı hep: bazı konularda, inançlarda, fikirlerde sadece bağlam değişiyor; o fikri nereye ve kime bağladığımız değişiyor; fikirler özünde aynı. Simyacı'nın yolculuğundan sonra Siddhartha'nın yolculuğu da beni çok etkiledi. Bazı kısımlarda İnsan Nedir kitabındaki gibi sorgulamalar ve cevaplar vardı. Yaşlı adam bazen Siddhartha oldu bazen tanıştığı Kamala, kayıkçı, kendi oğlu ya da Gotama.
Okuyan dostlarımın yorumlarını bekliyorum. Okumayanlara da naçizane tavsiyemdir.
Kendinize iyi davranın.
Hepimiz bir parça Siddhartayız :)
Öncelikle bu kitaba başlamadan önce kısaca yüzeysel hikayenin üzerinden geçmek istiyorum.Kitabımızın ana kahramanı olan Siddharta'nın dolu dolu yaşamının üzerinden duygularını düşüncelerini kendi hayatımızdan parçalarla katması ile çok okunaklı bir eser sunulmuş.Kitabın yazarı Hermann Hesse'nin yaşam öyküsünü inceleyince Siddharta karakterine benzeyen bir ailesi ve yaşanmışlıklarıda var binevi kitapta kendi hayatından parçalar yer alıyor.Kitabın temelde insanlara katmak istediği düşünce her insanın bu dünyada bir amacı olduğunu ve bunun üzerinden ereğine ulaşmak için yaşayabileceği şeylerin üzerinden gelmek için devamlı bir mücadele acının tadılması gerektiğini yer yer vurgulamıştır.Özellikle Siddharta'nın Samanalara katılıp onların ögretilerini almaya başladığı zaman temel düşünceleri mutluluğa erişmek için dünyada acı çekilmesi ve kendi ''BEN'' yok edilmesi ile bu sürecin nirvanasına ulaşılacağını ortaya koyulmuştur.Ama Siddharta Nirvanaya ulaşan insanın mümkün olmadıgını düşünmektedir.Daha dogrusu bilge bir kişinin bilgeliğini aktaramayacıgını ögretilerini sadece aktarabileceğini inanır.Kendisinde hikayenin devamında 2 defa hayata yeniden başladığını yer yer hissederiz.Brahman Siddharta,Samana Siddharta ve en sonunda dünyevi Siddharta hepsini tatmıştır ama mutluluga bilgiye hala susuzdur.Kendisinin bir türlü bu eksikliğin sebebini bulamamıştır ama sonunda farketmiştir bunuda burada söyleyip bütün kurguyu bozmak istemem :)
Kesinlikle okunup üzerinde düşünülmesi gereken bir eserdir.
Bu kitabı merak etmemin nedeni Timoty Leary’in; Beynin Tanrıdır adlı çalışmasında bahsetmesiydi, kitabı gerçekten psychedelic içeriklerle dolu sandım ama normal etrafta rastlanılabilen bir hikayeden farksızdı. Sadece kitabın sonunda ki Govinda’nın arkadaşı Siddharta’nın alnından öpüp gördüğü çeşitli halisünasyonlar veya ırmağa bakılırken ki birçok görülen sahneleri vs neye bağlamamız lazım onu da sanırım ucu açık bir şekilde okuyucuya bırakmış... Hesse’nin kitabı yer yer duygulandırıcı, yer yer düşündürücü, betimlemeleri çok başarılı, okudukça film sahneleri gibi gözümüzün önünden geçiyor adeta.
Kitap kendini direkt içine çekiyor ve bir şekilde göz açıp kapayıncaya kadar bitiyor. Vermek istediği mesaj bir şekilde kendini arayan o adam... Her şey o kadar anlamlıydı ki Hermann Hesse'nin okuduğum ilk kitabıydı ve hâlâ etkisi geçmiş değil. Mutlaka okumanız gerektiğini düşünüyorum.
Güzeldi dünya, renkliydi, garip ve gizemliydi! Denize ulaşmaya çalışan ama göle razı olan bir adamın hikayesi. Etkileyici! Bütün arayışların sonu aslında aradığımız şeyin içinde olduğudur.