قال الشافعي
أشد الأعمال ثلاثة :
الجود من قلة ، والورع في الخلوة ،
وكلمة الحق عند من يُرجى ويُخاف ".
صفة الصفوة
İmam şafi rahimehullah derki:
Zorluğu şiddetli olan ameller üçtür:
1) Azlıkta cömert olmak,
2) Yanlız kalınca Allah'tan korkmak
3) Cani ve kendisinden korkulan birinin huzurunda hakkı söylemek.
Ey dünya ey dünya bana mı sataştın, bana mı göz diktin, heyhat heyhat, benden başkasını aldat. Ben seni geri dönmemek üzere üç talak ile boşadım. Senin ömrün kısa, geçmişin sefil ve tehliken büyüktür. Ah azığın azlığından, yolculuğun uzaklığından ve yolun ıssızlığından!
Ömer bin Hattab onu azledince hastalanıncaya kadar Humus sinırında kaldı. Ebudderda onu ziyarete geldi, o da: Atlarım, silahım Allah yolunda vakıftır, Medine'deki evim de sadakadır. Ömer bin Hattab'ı buna şahit tutmuştum. İslam'ın kendisi ne güzel yardımcıdır. Vasiyetimi ve yürütmesini Ömer'e bıraktım. Sen de vasiyetimi Ömer'e ulaştır, dedi. O da kabul etti ve onun için Allah'tan rahmet diledi. Halit öldü. Hicretin yirmi birinci senesinde Humusa bir mil mesafede Humus'un bir köyüne defnedildi. Onu yıkayan anlatıyor: Vücudunda kılıç, mızrak ve ok yarası olarak sağlam hiçbir yer yoktu.
Sayfa 299 - 81-HALİD BİN VELİD BİN MUĞİRE BİN ABDULLAH BİN AMR BİN MAHZUM
Yahya diyor ki: Ebu Bekir Sıddık radıyallahu anh hutbesinde şöyle derdi:
"Hani, yüzleri ay gibi parlayanlar, kendilerini beğenenler nerede? Şehirler kuran ve surlarla çeviren hükümdarlar nerede? Savaş meydanlarında yenilmeyen kahramanlar nerede? Zaman onları yerle bir etti. Kabirlerin karanlıkları içinde kaldılar. Acele edin acele edin! Kurtulun ha kurtulun!"