Babamın evine döndüğümde, oraya ilk kez adım atan bir yabancı gibi, kerpiç duvarlara bakakalırdım. Sanki orada doğmamışım da gökyüzünden apansız düşmüşüm, ya da yedi kat yerin altından çıkmışım gibi, neredeyse şaşkınlıkla, ait olmadığım bir yerde, benim olmayan bir evde, babam olmayan bir babayla, annem olmayan bir anneden doğmuşum gibi bakınırdım çevreye.