Edebiyat ve Şiir Üzerine Yazılar

Şiirin Çizdiği

İlhan Berk
"Yazının hangi alanında vardır sözcüklerin şiire yaptığı baskılar? Sonra ilk dizenin direnişi, ele gelmezliği, kurumu, despotluğu? Bu acımasızlık, gaddarlık, kadirbilmezlik. Ya bir şiiri bitiren elin çektikleri?"
Ne diyor Freud: ''Ne zaman bilinçaltına insem ordan benden önce bir şairin geçtiğini görürüm''
Sayfa 365 - Yapı Kredi Yayınları - 2.Baskı İstanbul - Haziran 2021
Reklam
"Göçebeliktir şiire giden. Boğaz, azmak, dörtyol ağzı yaşamı. Bir yere bağlanıp kalmaz, kiracıdır daha çok."
"Us, şiirin katilidir. Ama ozanlar onu yine de el altında bulundururlar, buyruğunda çalıştırırlar. Bir çeşit kapıkulluğu, ölü yıkayıcılığı. Şiirin usa verdiği görev böyle bir şeydir daha çok."
"Bütün şiirler acıyı kazar, onu bulgular. En insanca şeyi yani. Bir sessizliği yazar şiir. Tanıma gelmeyen bir sessizliği. Yeryüzünün durduğu, soluğunun kesilir gibi olduğu bir sessizliği. Görünmeyen, duyulan yalnız."
"Birdenbire'dedir şiir. Şimşek, yıldırım gibi birdenbire'yi gösterir. Birdenbire denize çıkıveren bir sokak."
Reklam
"Dünyaya yazmak, dünyaya bir onun için bakmak. Yani dünyada olmayı, bu dünyada yaşamayı bir yana atıp salt onu yazmak için yaşamak! Yazmakla yaşamayı birleştirmek, birbirine karıştırmak, bu iki ayrı eylemi, tek bir eylemmiş gibi görmek. Cehennem bu. Kişi yeryüzünde böylesine somut, acımasız bir durumu yüklenmeyegörsün, mutsuzluğun dik alâsını taşıyor demektir. Bu yerküreyi, bu yerküredeki anakaraları, denizleri, insanları, bitkileri, hayvanları görmemek, nehirlere nehir, gökyüzüne gökyüzü, ormanlara orman, kuşlara kuş, bir sokağa sokak, bir eve ev, bir ağaca ağaç, çocuklara çocuk, sevilere sevi olarak bakmamak, salt yazmak için bakmak! Yaşamaksa yazmak adına yaşamak, hep bir ak kağıdı görmek, oraya bütün bunları dökmek ve kurtulmak... Ne zamana değin kurtulmak? Arpa boyu, yalnız arpa boyu bir süre için."
Resim