Sıkı Kontrol Edilen Trenler

Bohumil Hrabal
Hayatın ağır aktığı bir kasabanın tren istasyonu... En büyük hareket, istasyon şefinin telgrafçı kızla çapkınlığı... Ve bu ağır hayatın ötesinde, İkinci Dünya Savaşı’nın pençesinde bir dünya... İstasyonun en genç elemanı, bakir Miloş, hayatı anlamaya çalışan toy bir delikanlı. O durağanlık içinde kendi yerini bulmaya çalışıyor ama hem kadınlar hem de acımasız savaş kafasını fena halde karıştırıyor. Savaş sonrası Çek edebiyatının en önemli kalemi kabul edilen Bohumil Hrabal’ın Sıkı Kontrol Edilen Trenler’i, edebiyatın evrenselliğine en güzel örneklerden biri. Yazarın 1965’te kaleme aldığı ve artık çağdaş klasikler arasında anılmaya başlanan bu eser, savaşlardan yakasını bir türlü kurtaramayan biçare dünyamıza, tarihin derinliklerinden ayna tutuyor. Sıkı Kontrol Edilen Trenler, sürpriz finaliyle, hayatın durağanlığında çakan bir şimşek... “...Ama şu anda, böyle Dresden’den geldikleri sırada, onlara acımıyordum artık, actyacakiarsa kendileri acısınlardı kendilerine. Ve bu Almanlar farkındaydılar bunun, Tren şefi doğrulup onlara döndü: ‘Evinizde oturup kalsaydınız ya götünüzün üstünde,’ dedi.”
90 sayfa
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

95 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Bohumil Hrabal'ı Gürültülü Yalnızlık ile tanıyıp sevmiştim.Sıkı Kontrol Edilen Trenler yazardan okuduğum ikinci kitap.Maalesef bu kitabın da baskısı yok.Ancak gerek Everest Yayınları gerekse E Yayınları baskısını ikinci el rahatlıkla bulabilirsiniz.E Yayınları daha ucuzdu.Her ikisinin de çevirmeni Zeyyat Selimoğlu. Kitap, Alman işgalindeki Çekoslovakya'da küçük bir kasabada geçiyor.Tren istasyonunda çalışan Miloş başkarakterimiz, istasyonun da en düşük rütbeli çalışanı bir de en genci.Erkek olmakla, bakirliği ile sorunu var.İstasyon şefi ve istasyonda çalışan genç kız arasındaki ilişki Miloş'un ilgi alanı içinde.Savaş tabii ki ana tema... Komik olanla trajik olanın  gerçeküstü bir şekilde anlatıldığı kitapta kara mizah hâkim. Bu kitabın ne güzel filmi olurdu diye düşünüyordum ki, 1967 yılında En İyi Yabancı Film dalında Oscar ödülü kazandığını gördüm.Yönetmenliğini Jiří Menzel yapmış.Filmi henüz seyretmedim, eminim güzeldir ama bu kitabın Jean-Pierre Jeunet ve Marc Caro ikilisinin yönetmenliğinde sinemaya aktarılmasını görmeyi çok isterdim. Kitap bana Şarküteri'nin, Kayıp Çocuklar Şehri'nin, hatta Amelie'nin büyülü ortamını o kadar çağrıştırdı ki... Yine ölmeden önce okunması gereken 1001 kitap listesinde bulunan bir kitap Sıkı Kontrol Edilen Trenler. Çok beğendim.
Sıkı Kontrol Edilen Trenler
Sıkı Kontrol Edilen TrenlerBohumil Hrabal · E Yayınları · 1969166 okunma
90 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Öncelikle sevgili Selman'ın (
Selman Ç.
Selman Ç.
) hediyesi olduğu için çok kıymetli kitaplarım arasında yer.alacak :) Ikinci dünya savaşı okumalarim her yönden (biyografi /roman /anı_hatıra ve hatta ansiklopedi ) bazında devam ederken ...adını duyduğum fakat bir türlü alıp okumak kısmet olmadığı bir küçücük hikayedir "sıkı kontrol edilen trenler" Alman işgali sırasında Çek kasabasında bir tren istasyonunda geçen hikaye ..hem mizah hem gerçeklik sınırlarını gezdiren bir kitaba dönüşmüş ..ilginç karakterlerinin garip huylarina tanıklık ederken :) bir yandan'da trenlerle sağa sola gönderilen vagonlar dolusu mahkum -asker-yaralı hatta hayvan sevkiyatlarina şahit oluruz .. Daha önce de duyduğum Dresden bombardımanına bir kez daha bahsi geçip ilgimi çekmeye devam eder bu kitap sayesinde. ..içinden kitap çıkan kitapları seviyorum araştırmaya sevk eden bir kelime bir sayfa.bile barındırsa benim için yeni kapılar açmış oluyor . Bu sebeple kitabın ince/kalın olması değil içinde bulduğum saf bilgi ve hazinedir aslolan diyorum ...101 sayfalık miniminnak bir kitap ..sahafta rastlarsınız alın diye ekliyorum :) Barışla kalın /iyi pazarlar
Sıkı Kontrol Edilen Trenler
Sıkı Kontrol Edilen TrenlerBohumil Hrabal · Everest Yayınları · 2024166 okunma
90 syf.
7/10 puan verdi
İkinci Dünya Savaşı'nın gölgesinde, dünyanın tam ortasında olduğuna inanacağınız bir tren istasyonu ve varoluşun nedenlerini sorgulayan ergenliğin sonunda bir genç. Karakterlerin detaylandırılması ve kurgu oldukça etkileyici. 90 sayfanın sonunda yazara minnet borçlu kalabilirsiniz. 1966 yılında yolu beyaz perdeye düşmüş bir kitap. İzlediklerim içinde kitaba en sadık kalınmış film.
Sıkı Kontrol Edilen Trenler
Sıkı Kontrol Edilen TrenlerBohumil Hrabal · Everest Yayınları · 2024166 okunma
90 syf.
5/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
50 sayfaya kadar açıkçası pek zorlandım.Yarıda bırakmayı düşünmedim değil çünkü konudan konuya cok fazla hızlı geçiş yapmış ve bunu keskin sekilde yapmamis sanki bir önceki olayin devamini okuyorsunuz sanıyorsunuz ama tamamen bambaşka konu. Bu olay ben de 50 den sonra düzeldi ve bir akış sağladı.
Sıkı Kontrol Edilen Trenler
Sıkı Kontrol Edilen TrenlerBohumil Hrabal · Everest Yayınları · 2024166 okunma
90 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Nasıl güzel bir kitapsın sen. Nasıl da anlatmışsın sırada bir insanın hayatla olan kavgasını. Tepe taklak oluşunu kadın ve erkek ilişkilerini statüko, işgal ve ikinci dünya savaşı karmaşasını. Üstelik bunu çoğu kitap gibi salt almanları kötüleyerek değil onlarıda insani olarak görerek yapmışsın. Sıradan bir istasyon memurunun kısacık hikayesi ama o hikaye bir aşkı bir savaşı şehveti ve dahi kuşak çatışmasını. Üstüne bürokrasinin mırın kırınını vermişsin. Ve bunu yaparken kitabın içerisine sadece onbeş kelimelik bir kısımda geçen cümleler ile faşizmide öyle güzel anlatmışsın ki. Sayfalar dolusu cümleye eşdeğer bir kaç satır. Güzel kitap okumayı seven için su gibi akacak bir eser zira sevmeyen içinde kısa olduğu için okuması kolay olacaktır, ancak ikinci dünya savaşı hakkında biraz bilginiz olursa eser size daha lezzetli gelecektir. Beklenmedik başlayan beklenmedik ilerleyen ve beklenmedik bir sonla biten güzel ve okuması bir eser.
Sıkı Kontrol Edilen Trenler
Sıkı Kontrol Edilen TrenlerBohumil Hrabal · Everest Yayınları · 2024166 okunma
90 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 saatte okudu
Çarpıcı bir son, böyle kendi halinde ama yaratıcı ilerleyen bir hikaye için çarpıcı bir son, harika bir son. İkinci dünya savaşını konu alan diğer romanlar gibi yoğun bir içeriğe sahip ve eminim ki diğerleri kadar evrenselliğe hak ettiği saygınlığa ulaşacak bir kitap. Sadece 90 sayfa, lakin sizi alıyor ve tren istasyonundaki üçüncü kişi oluyorsunuz... Gerçekten de Çek edebiyatının en güçlü kalemlerinden biri olan Bohumil Hrabal önünde şapkamı saygıyla çıkartıyorum.
Sıkı Kontrol Edilen Trenler
Sıkı Kontrol Edilen TrenlerBohumil Hrabal · Everest Yayınları · 2024166 okunma
90 syf.
7/10 puan verdi
İkinci Dünya Savaşı, bütün ağırlığı ile devam ederken, savaşın gölgesinde küçük bir tren istasyonunda sıradan insanların anlatıldığı kısa ama dolu bir kitap. Güvercinlere büyük sevgi besleyen bir müdür. Uçkuruna düşkün zampara bir istasyon şefi. Hafif meşrep bir sekreter. Müdürün garip hanımı. Ruhsal olarak kendini bir türlü rahat hissedemeyen kitabında esas kahramanı olan takıntılı bir gencin hikayesi anlatılıyor. Bir yandan savaş bir yandan zaaflarıyla, zayıflıkları ile sıradan insanların yaşamı. Savaşın gölgesinde sıradan bir hayatı ne kadar yaşabilirsiniz ki? Kısa bir kitap olmasına rağmen hem anlattıkları ile hem karekterlerin ruh hallerini çok iyi yansıtmış diyebilirim. Üstüne bir de çarpıcı bir final eklenince doğruyu söylemek gerekirse beklentilerimin üstünde bir kitap çıktı. Keyifli okumalar.
Sıkı Kontrol Edilen Trenler
Sıkı Kontrol Edilen TrenlerBohumil Hrabal · Everest Yayınları · 2024166 okunma
90 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
2. Dünya savaşı döneminde, Almanya'nın acımasız yaptırımlarını ve insanların küçük dünyalarındaki sıkıcı hayatlarını sade bir çerçeveden ele alınan bir kitap.
Sıkı Kontrol Edilen Trenler
Sıkı Kontrol Edilen TrenlerBohumil Hrabal · Everest Yayınları · 2024166 okunma
101 syf.
7/10 puan verdi
·
7 günde okudu
2. Dünya Savaşı’nın son yıllarını, Dresden bombalaması gününü, Çek istasyon görevlileri gözünden anlatan bir uzun hikaye “Sıkı Kontrol Edilen Trenler “. Adı pek anlamlı görünmese de, ironik bir dille
Sıkı Kontrol Edilen Trenler
Sıkı Kontrol Edilen TrenlerBohumil Hrabal · Can Yayınları · 1981166 okunma
90 syf.
8/10 puan verdi
·
10 günde okudu
https://1000kitap.com/yazar/i6541sı
Sıkı Kontrol Edilen Trenler
Sıkı Kontrol Edilen Trenler
Çek edebiyatının en değerli yazarlarından Hrabal'ın II. Dünya Savaşı dönemindeki sivillerin yaşam koşullarını toplumsal sınıflar yönünden (şatolarda yaşayan soylular ve orta direk) ayrı ayrı irdelediği, 1945 tarihindeki Dresden bombardımanına atıfta bulunduğu, insan hakları ve hayvan hakları yönünden çarpıcı tespitlerde bulunduğu bu öyküsü ağır bir tempoda ilerlese de savaş psikolojisini anlamak yönünden değerli bir eser. Yazarın kitaba zaman zaman serpiştirdiği nevi şahsına münhasır mizah anlayışı ve birbirinden tuhaf karakterler (Miloş, Hubiçka, İşletme Müdürü ve eşi) de size ilginç bir okuma tecrübesi sunacaktır. Kitabın aynı isimle 1966 yılında beyaz perdeye uyarlanmış bir filmi olduğunu da belirtmek gerekir. Yakın zamanda onu da izlemeyi düşünüyorum.
Sıkı Kontrol Edilen Trenler
Sıkı Kontrol Edilen TrenlerBohumil Hrabal · Everest Yayınları · 2024166 okunma

Yazar Hakkında

Bohumil Hrabal
Bohumil HrabalYazar · 4 kitap
Çek yazar Bohumil Hrabal 28 Mart 1914'te Brno'da evlilik dışı bir ilişkiden doğdu. Üç yaşına kadar anneannesi ve dedesiyle yaşadı. 1916'da, bira fabrikasında çalışan annesi aynı yerde muhasebeci olan üvey babasıyla evlendi. On yaşındayken dayısı Pepin onların evine yerleşti. Çocukluğunda, kültürlü ve güngörmüş bir hikaye anlatıcısı olan dayısının fıkralarından ve anılarından etkilendi. 1934'te Prag Karl Üniversitesi'nde hukuk okumaya başladı. 1939'da savaş çıkınca öğrenimine ara vermek zorunda kaldı. Nazi işgali bitene kadar küçük bir kasabada demiryolu işçiliği ve memurluğu yaptı. 1946'da hukuk diplomasını aldı ama mesleğini icra etmedi. 1962'de yazarlık kariyerine başlayana kadar çeşitli işlerde çalıştı: sigortacılık (1946-1947), satıcılık (1947-1949), metal işçiliği (1949-1952), atık kağıt işçiliği (1954-1959), tiyatroda sahne görevlisi (1939-1962). 1948'de ilk kitabı (şiir) "Kayıp Sokak"ı yayımladı. 1956'da bazı yapıtlarında "Pipsi" adıyla geçen Eli§ka Plevova'yla evlendi. 1950'lerde yakın arkadaşı Çek şair ve sanatçı JiPi Koların eşliğinde Prag'ın yeraltı sanat ve edebiyat çevreleriyle içli dışlı oldu. Bu yıllarda yazdıkları müstehcenlik ve sansür nedeniyle ancak 1963'ten itibaren yayımlanmaya başladı. Düzyazı ilk kitabı (öykü) "Derindeki İnci" 1963'te, Pepin Dayı'nın başrolde olduğu, doksan sayfalık kesintisiz bir paragraftan oluşan "Yaşı Kemale Etmişler İçin Dans Dersleri" 1964'te, JifI Menzel'in sinemaya uyarladığı ve yabancı film Oscar'ını alan "Sıkı Kontrol Edilen Trenler" 1965'te yayımlandı. 1960 ve 1970'lerde yayımladığı öbür kitaplarında da —Çekçede kendi türettiği terimle— "pdbitel" (farfaracı, berduş) karakterler öne çıktı. 1968'de Prag Baharı'yla kitapları yasaklandı. 1970'ten 1989'a kadar kitapları samizdat (yeraltı) basımlarla yayımlandı. En çok tanınan kitaplarından Nazi işgali döneminde geçen "İngiltere Kralına Servis Yaptım" romanı 1971'de, otobiyografık başyapıtı "Gürültülü Yalnızlık" 1976'da yine samizdat basımlarla dolaşıma girdi. 1980'lerde "Evde Düğün" üçlemesini yazdı. 1987'de eşi Elisca Plevova'yı kaybetti. Uluslararası tanınırlık kazandığı 1990'larda zamanının çoğunu Altın Kaplan birahanesinde ve Kersko'da kedileriyle yaşadığı kır evinde inzivada geçirdi. 3 Şubat 1997'de, Prag'da kaldığı hastanede güvercinleri beslerken pencereden düşerek veya atlayarak hayata veda etti. Yapıtları yirmi yedi dile çevrilen, eserlerinde trajik ile komik olanı harmanlayan Hrabal Jaroslav Hasek, Karel Capek ve Milan Kundera ile beraber 20. yüzyılın en önemli Çek yazarlarından biridir.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.