doğrudan doğruya altıncı asırdan şu asrımıza bakıyor. O altıncı asrın âhirlerinde Hülâgu felâketi gibi feci', dehşetli meşhur fitnenin çok elîm ve feci' ve kuburdaki emvatı ağlattıracak derecede dehşetli bir nev'i, şu ondördüncü asırda bulunuyor.
Bediüzzaman Said Nursî)
...
Ey güç yetmez,
Dehşet veren haletlerden ağlayan !
Fânilere aldanarak kırıldıkça bağırma.
Ey zâilden,
Âcizlerden meded umup bağlanan,
Gir bu Nurun âlemine, fânileri çağırma.🍃
...
(
Böyle karanlık bir zamanda, bu ağır şerait altında böyle mâsumâne ve kahramanâne çalışmak için, biz, hem o mâsumları, hem o ümmîleri ve hem onların muallimlerini, hem peder ve validelerini, hem köylülerini, hem Anadolu'yu, hem memleketlerini tebrik ederiz.
«Gaybî istikbal-i dünyevîde başa gelen hâdisatı bildirmemekte; Cenab-ı Erhamürrâhimîn'in çok büyük bir rahmeti saklandığı ve gaybı gizlemekte çok ehemmiyetli bir hikmeti bulunduğu cihetle [*]...»
(
Sikke-i Tasdik-ı Gaybi, s. 200)
«[*] Günümüzde zelzelenin gün ve saatlerini bildirmek tarzında yayılan haberlerle halkı heyecanlandınp korkutanların kulakları çınlasın! Halbuki bu zelzele haberleri şöyle olabilirdi:
"Hata ve günahlarımızdan tövbe ve dönüş yapmak hikmetiyle gelen ve Allah'ın ikazı olan bu zelzelelerin hafifçe devam etme ihtimali var. Milletimiz İslâmî hayata daha sıkı bağlanır ve sağlamlığı normal olmayan bazı mesken sahipleri de az bir ihtiyat yaparlarsa, inşâallah bir zayiat olmaz."
İşte bu haber şekli maslahatlı ve makuldur.»
(Musibetlerin Sebeb ve Hikmetleri, s. 48)
Ey güç yetmez, dehşet veren haletlerde ağlayan !
Fânilere aldanarak kırıldıkça bağırma.
Ey zâilden, âcizlerden meded umut bağlanan !
Gir bu Nur âlemine, fânileri çağırma.
"Evet, bu zamanda hem Îman ve Din, hem hayat-ı içtimaiye ve Şeriat, hem Hukuk-u Âmme ve Siyaset-i İslâmiye için gayet ehemmiyetli bir Müceddid ister. Fakat en ehemmiyetlisi, Hakaik-ı Îmaniyeyi muhafaza noktasındaki tecdid, en
mukaddes ve en büyüğüdür."
Hazret-i Gavs, o derece yüksek bir mertebeye mâlik ve o derece
Hârika bir Keramete mazhardır ki, kâfirlerin bir kısmı demiş: "Biz
İslâmiyeti kabûl edemiyoruz; fakat Abdülkadir-i Geylânî'yi de inkâr
edemiyoruz."Hem Evliyayı inkâr eden vahhâbînin müfrit kısmı dahi
Hazret-i Şeyhi inkâr edemiyorlar. Evliya, Onun Derece-i Celâletine
yetişmediği bütün Ehl-i Tarikatca teslim edilmiştir.