Eser, “Sunuş”, “Hayatı” , “Eserleri”
ve “Sonuç” bölümlerinden oluşur. “Sunuş” bölümünde yazar, Ziya Osman Saba’nın poetikası ve düzyazılarını şekillendiren his ve düşünce dünyasına ışık tutar. Bu dünyada en dikkat çekici imge “ev”dir. Yazar, ev imgesinin, Saba’nın şiir ve hikâyelerinin
ana damarını oluşturduğunu; çocukluğa özlem ve aile saadeti gibi temaların da genel olarak “ev” imgesi etrafında toplandığını ifade eder ve ev imgesinin Saba’nın poetikası üzerindeki etkilerini özetler. Yazar, sunuş bölümünün devamında Saba’nın eşya temasını da “geçen zaman”ı hatırlattıkları ve somutladıkları” gerekçesiyle ayrıcalıklı kıldığını okuyuculara aktarır. Kanter, bölümün sonunda Saba’nın hem şiirlerinin hem de hikâyelerinin otobiyografik bir
karakteristik gösterdiğini, bundan dolayı kendisinin bu kitapta Saba’nın
kişiliği ile eserlerini bütünsel bir okumayla ele aldığını gerektiğini
belirtir.