İki dünya savaşına da tanıklık etmiş olan yazar, parçalanan topraklar, yeniden çizilen sınırlar ve yer değiştirmek zorunda kalan kitleler üzerine sosyolojik incelemelerde bulunuyor. Edebi kişiliğinin ana kanadı kitle ve dilden oluşan Canetti, eserlerinde de kitle ve gerçeklik arasındaki ilişkiyi göz önünde bulunduruyor..
Canetti, Sinek Azabı’nda adlandırmalardan uzak bölümler arasında, ölüm, dil, tanrı, iktidar, mitler, yaşam, bencillik, destanlar, yaşlılık, hayvanlar üzerine gerçekleştirdiği fikir ve sorgulayışlarını üçüncü tekil anlatıcıyla aktarıyor.
Canetti, düşüncelerinize patronlar çıkarıp onları sizinmiş gibi üstünüze teyellemez. Baskın, dikte bir dille anlatıcının sesini duyursa da, yıldırım gibi sabırsız, açık bir stille ve zekice bir hamleyle sizi diğer satıra taşır.Oldukça etkileyici satırların olduğu bu güzel eseri tavsiye ederim.