2020 Strega ödüllü, Eren Cendey'in güzel çevirisi ile Can Yayınları tarafından basılan Sinekkuşu, karakterleriyle ve anlattıklarıyla öylesine tanıdık bir his uyandırıyor ki farketmeden içinize dokunuveriyor.
1960'lardan 2030'lara uzanan ve bir ailenin üç kuşak hikayesinin anlatıldığı kitapta, merkezde hiç değişmeyen tarafıyla duran bir Marco karakteri var. Marco'nun geçmişten geleceğe uzanan hikayesi zaman içerisinde ileri ve geri anlatımlarla verilmiş. Bazıları için bu şekilde bir anlatım yorucu olsa da ben dikkatimi yoğunlaştırmam gerektiği için daha da keyif aldım. Özellikle mektup şeklinde anlatılan kısımları çok çok sevdim. Merak edenlere naçizane tavsiyemdir.
#alıntılar
" Senin olduğun yerde benim hiçbir zaman olmayışım,
benim olduğum yerde senin hiçbir zaman olmayışın,
-- aşkımızın tanımının bu olduğunu biliyorsun değil mi?"
" Bilmediğin bir yere varmak için, bilmediğin bir yoldan gitmelisin."
" Bir yanım bu dünyada senin bu mektubu alacağın bir yer olmasından mutlu; öteki yanım orasının benim uyandığım, sana yazdığım, her gün yaşayacağım, yaşayıp gideceğim yer olmamasından ötürü mutsuz."
