Amour’un(Heneke) bize gösterdiği filmlerin felsefede tartışılan sabitlenmiş kavramları aşan boyutlarının olabileceğidir. Felsefede aşk, etik aşk, romantik aşk, karşılıklı aşk, güç yönelimli aşk gibi kavramlar altında incelenirken, bir filmin aşkın oluş biçimde evrilen halini, çelişkili durumunu ve bir sahnede iç içe geçmiş pek çok aşk türünü, en nihayetinde felsefeden taşan yönlerini görebilmemiz mümkündür. Film, bu durumda felsefedeki kavramların basit bir illüstrasyonu olamaz.