Kitabı okurken ben de Mustafa Kemal ve Cebesoy ile berabermiş gibi hissettim. Anılar öyle kısa kısa dökülmüş ki, eee sonra? oldum. Az biraz genel kültür bilgimizle bile bildiğimiz olaylar ama anı olarak ve samimiyetle yazıldığı için bildiğim olayı bile bilmiyormuşum gibi oldum. O dönemleri şahane aktarmış canım Cebesoy ama insan okurken atlasın istemiyor. Konu akışı kronolojik gidiyor ama insan daha fazlasını istiyor. Atatürk'e olan saygı ve sevgimi yineledi. Elbette biliyorduk O'nu ama tekrar gördüm nasıl bir asker olduğunu, dost olduğunu, üst ve ast olduğunu. Güzel kısımlarından birisi de sadece ikisinin dostluğunu değil, tarih sahnesinde yer alan bir-çok insanı da anıyor ve daha bir berraklık kazandırıyor bize. Hayat işte, savunduğumuz şeyler, görüşlerimiz, bir olay karşısında hangi tarafı seçtiğimiz, günü kurtamakla ulusu kurtarmanın farkı, nasıl bizi biz yapıyor bir kez daha şahit oldum.
İstibdad dönemine vurgu çoktu demişti bir arkadaşım ama bence değildi. Hangimiz içinde bulunduğumuz dönemden etkilenmiyoruz ki? Nereden nereye demeyeceğim, Atam zaten neredeyse daha ileride olacağı kesinmiş. Bitirdim ama doymadım. Bu tarz kitap önerilerine açığım ve kitabı da sevgiyle, gururla öneriyorum.