SIRÇA ANAHTAR
Sırça Anahtar, yazarının deyişiyle, otuz saat süren tek bir oturuşta yazılmıştır.
Hammett'ın kahramanı yaşadığı toplumun günlük birer öğesi olan gözdağı, kaba güç, hile, sahtekarlık ve şantaj gibi silahları büyük bir doğallıkla kullanır. Ned Beaumont, Agatha Christie'nin hafiyesi gibi değildir; düşünceleri didik didik edilmez. Okur, olayın içine çekilir, o da Ned Beaumont'la birlikte görür neler olduğunu. Sırça Anahtara polisiye roman deyip geçmek, onun güzelliklerini sınırlamak anlamına gelir. Peki Sırça Anahtar neyin simgesidir? Okur bunun yanıtını romanın derinliklerinde bulacaktır.
Demokrasi denen politik oyunun kulisinde sahnelenen karanlık bir oyun. Oyunun başrolünde iki erkek. Bileğine sıkı, gözü kara. İki yeraltı adamı. İki sıkı dost... Önlerinde fırsatlar. Güç ve para... Zirveye uzanan merdivenler. Omuz omuza tırmanılacak basamaklar... Ama aşk denilen bela. Tıpkı cinayet gibi planları bozmak için vardır. Hayatın o benzersiz mantığını bize dayatması için. Ve yazgı kendi lisanınla konuşmaya başlar. Politik çıkarlar. İnsan olduğunu söyleyen mahlukların ne mene canavarlar olduğunu gözler önüne sererken. Dostluklar da aşkın mihenk taşında bir bir sınanır, iç içe acılan entrika dolu odaların kapılarının kilitleri sırça anahtarlarla açılır. Karşımıza çıkan gerçek hiç de güzel değildir... Ama yaşam ne kadar sert olursa olsun yine de güzeldir... Elbette yeterince cesur olanlar için...