Sınırlar çiziliyor ,sevenler kalıyor ardında , belki de bizi son sevenler , ve ölenler daha doyasıya sevilemeden ölenler , yüreğinizi dinlediniz mi başkasının yüreğinden , dinlemediyseniz bu kitabı öneriyorum
Çok sevdiği aşkı, sevgilisi buğday gözlü ceylanı ferihası ve ülkesinden sürgün edildikten sonra ülke özlemiyle tutuşup yanan ülkesini, vatanını, halkını ikisinden birini seçmek zorunda kalırsa ülkesi için savaşmayı tercih eden Memduh Selim Beyin destanı...
En sonunda çok sevdiği aşkınıda ve yıllarca mahrum kaldığı ülkesinide kaybeder.
Zavallı Memduh Selim Bey ikisine doymadan, kavuşamadan yalnızlığıyla, kimsesizliğiyle, yarım kalan mücadelesiyle toprağa gömülür.
Ah zaman? Kimseye acımayan zaman! Ölümlülerin kaderiyle oyun oynayan zaman.
Ülkesinden sürgün edildikten sonra hep onun özlemiyle yaşayan, dönüş umudunu hep içinde taşıyan, sonrasında sevgilisi ile ülkesi arasında seçim yapması gerektiğinde ülkesi için savaşmayı seçen, her iki seçiminde de yenilen Kürt aydını Memduh Selim Bey'in hikayesidir anlatılan.
Ülke özlemi içinde büyürken, aşkın ateşiyle yanar. Ömrünün son demine kadar yalnızlık ve yoksullukla boğuşur, çaresizlik içinde ölür. Büyük umutlar, hayaller ve hayal kırıklıkları, trajediler ve adım adım yok oluşa uzanan destansı bir yolculuk...
Kitabın en çok Üslubunu sevdim. Şiir gibi, su gibi, bütün sıkıntıları ardında bırakıp yürümek gibi… :)
Anlatılan şeyler ise bu kadar güzel değil. Hiç yaşanmaması gereken şeyler, acı şeyler, insan ruhuna ağır gelen şeyler.
Allah kimseyi evinden, yurdundan, dilinden, Hayallerinden, umutlarından, sevdiklerinden ayırmasın.
Memduh Selim Bey’in öyküsü… Aslında klasik bir aşk hikayesi. Burada yazarın amacı cumhuriyet dönemi Kürt sorunlarına eğilmek. Sürgün ve aşk, tarihi ve siyasi kitapların vazgeçilmez argümanı. Klasik bir hikaye gölgesinde vermek istediği mesajı veriyor Mehmed Uzun. Yormak istemiyor okuyucuyu. Lafı dolandırmıyor. Her türlü okutuyor kendini.
Yitik Bir Aşkın Gölgesinde..
Ülkesinden sürgün edilen Memduh Selim Bey, hep ülke özlemiyle yaşayan, sürekli dönüş umudunu içinde taşıyan bir Kürt aydınıdır. Memduh Selim Bey sürgünde aşık olduğu Feriha ile ülkesi arasında bir seçim yapmak zorunda kalır ve ülkesi için savaşmayı seçer. Bu seçimle birlikte hayattan art arda aldığı yenilgilerin hikayesi anlatılır.
Kitap aynı zamanda 1920-1935 Türkiye tarihi ile ilgili de yaşanan olaylar hakkında bilgi vermektedir. Gerçek olaylar ve kurgu bu kitapta başarılı bir şekilde işlenmiş.
Bunu okuduktan sonra yaşadığınız iliskilerin aşk olmadığının farkına varacaksınız... Büyük kalpler büyük hikayeler ve sınırsız duygu kendinizi en güzel burda kaybediyorsunuz
Kitapların sağı-solu yoktur, olmaz. Kitapların dini, dili, ırkı yoktur, olmaz. Ama bu kitabın var. Kitap ayırt etmem elime ne geçerse okurum, vardır onun içinde de güzel şeyler diye düşünür okurum. Ama bu kitapda ki olumsuzlukları anlatmaya çalışacağım. Öncelikle konudan kitaptan bağımsız bir şekilde, yahu arkadaş 260 sayfa kitap çıkarmışın ve
