Siyah Köpekler

Ian McEwan

Siyah Köpekler Sözleri ve Alıntıları

Siyah Köpekler sözleri ve alıntılarını, Siyah Köpekler kitap alıntılarını, Siyah Köpekler en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Doğu Alman Hükümeti'ne karşı olan müthiş bir kuvvet, can çekişen bağlılıkların, bir çeşit nostalji olarak, çok geç keşfedileceği bir duruma ulaşmıştı; Sovyetler Birliği doğudaki uydularını kontrol etmedeki çıkarlarını kaybetmişti. Askeri alan dışında artık bir süper güç değildi ve yoğun bir şekilde Batı'nın iyi niyetine ve Alman parasına ihtiyacı vardı. Alman Birligi'nin uygulamadaki zorluklarına gelince, onlarla daha sonra uğraşılabilirdi, politik evlilik, Başbakan'a tarih kitaplarında bir yer ve milyonlarca yeni minnettar seçmenle gelecek seçimi kazanma şansını sağladıktan sonra.
Sayfa 72 - Arion Yayınevi, Çeviren: Nejla Özgür, Mayıs 1995, 1. BasımKitabı okudu
"Durum şu ki Alman birliği kaçınılmaz bir şey. Ruslar savaş tehditlerini sürdürecekler, Fransızlar silahlarını sallayacaklar, İngilizler 'hımm' ve 'ah' diyecekler. Amerikalılar'ın ne isteyeceğini, onlara en çok neyin uyduğunu kim bilir? Fakat bunların hiçbiri önemli değil. Almanlar birleşecekler çünkü bunu istiyorlar, bunun için anayasalarındaki değişikliği yaptılar ve hiç kimse onları durduramaz. Bunu mümkün olduğu kadar çabuk gerçekleştirecekler çünkü sağduyulu hiçbir başbakan bir zaferin halefine gitmesine izin vermeyecektir. Bunu Batı Almanya'nın şartlarına göre gerçekleştirecekler çünkü bunun bedelini ödeyecek olan onlar."
Sayfa 70 - Arion Yayınevi, Çeviren: Nejla Özgür, Mayıs 1995, 1. BasımKitabı okudu
Reklam
Yaşam bir plana indirgendiğinde ya da onun ihanetine uğradığında, ahlak kurallarını olayların oluş sırasından arındırmak gerektiğinde, dinleyicileri evlerine kişiliğin gelişmesini vurgulayacak, unutulamayacak bir şeyle göndermek gerektiğinde, dönüm noktaları öykü anlatanların ya da oyun yazanların icatlarıdır. Işığı görmek, gerçeğin anı, dönüm noktası, fazla kalabalık bir hafızayı geçmişe döndürebilmek için bunları muhakkak Hollywood ya da İncil'den ödünç alıyoruz. June'un "siyah köpekler"i.
Sayfa 48 - Arion Yayınevi, Çeviren: Nejla Özgür, Mayıs 1995, 1. BasımKitabı okudu
Kayıt cihazı kullanmama izin vermezdi. Sanırım, aynı zamanda oranda hem sevdiği hem de rahatsız olduğu Bernard hakkında kaba şeyler söylerken rahat olmak istiyordu. Bernard ona gideceğimi bildiği zamanlar beni arar, "Sevgili oğlum, ruh hali nasıl?" diye sorardı. Bununla, Hume'un ondan sözedip etmediğini, ya da ne şekilde söz ettiğini öğrenmek isterdi. Bana gelince, June'un sık sık düşüncesizce sarf ettiği sözlerle dolu olacak kasetlerle uğraşmak zorunda olmamaktan memnundum. Örneğin, anıları yazma fikri ortaya çıkmadan çok önce, bir kez aniden sesini alçaltarak, " Bernard'ın penisinin küçük olduğunu" söylemişti. Bunu, onun tüm kusurlarının anahtarı olarak görüyordu. Bu sözü gerçek anlamında alıp yorumlamaya yönelmedim. O gün Bernard'a kızgındı, ayrıca, gördüğü tek penisin onunki olduğundan da emindim.
Sayfa 29 - Arion Yayınevi, Çeviren: Nejla Özgür, Mayıs 1995, 1. BasımKitabı okudu
Anne, Baba, Çocuklar
İki yıldan fazla bir süre boyunca çok sık olmayan ziyaretlerimi tek başıma yaptım. Jenny ve annesi yirmi dakikalık bir sohbeti bile bir zorlama olarak algılıyorlardı. June'la yaptığım dolambaçlı konuşmaların sonucunda yavaş yavaş benim yazacağım bir anı kitabı oluşturma olasılığı ortaya çıktı. Bu düşünce ailenin diğer üyelerini utanca boğdu. Jenny'nin erkek kardeşlerinden biri beni vazgeçirmeye çalıştı. Unutulmuş kavgaları gündeme getirerek, güçlükle sağlanmış anlaşmayı tehlikeye atmak isteyeceğimden kuşkulanıyorlardı. Çocuklar, anne-babalarının aralarındaki farklar gibi alışılmış bir konunun nasıl cazip olabileceğini kavrayamıyorlardı.
Sayfa 28 - Arion Yayınevi, Çeviren: Nejla Özgür, Mayıs 1995, 1. BasımKitabı okudu
Akılcı ve mistik, komiser ve yogi, katılımcı ve çekimser, bilim adamı ve sezgici, Bernard ve June iki zıt kutup, iki aşırı yöndü. Benim inançsızlığım bu iki kutup arasında uzun süre gidip geldi. İnançsızlığım hiçbir zaman huzura ermedi. Bernard'la konuşurken, her zaman onun dünyasında eksik bir öğe olduğunu hissettim, bu konuda anahtar June'daydı. Bernard'ın şüpheciliğinin güvencesi ve yenilmez ateizmine tedbirle yaklaşıyordum, çok kibirli, çok fazla sınırlı, çok fazla inkârcıydı. June'la konuşurken de, kendimi Bernard gibi düşünürken buluyordum, onun iman ifadelerinden bunalıyor ve bütün inananların sadece inandıkları için iyi oldukları varsayımından, imanın erdem olduğu ve bunun uzantısı olarak inançsızlığın değersiz ya da acınacak bir şey olduğu düşüncesinden rahatsız oluyordum.
Sayfa 18 - Arion Yayınevi, Çeviren: Nejla Özgür, Mayıs 1995, 1. BasımKitabı okudu
Reklam
180 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.