"Devlet, amacı toplumsal düzenin, adaletin ve toplumun iyiliğinin sağlanması olan, belirli bir toprak parçası üzerinde yerleşmiş insan topluluğuna dayanan ve bu toprak parçası üzerindeki her şey üzerinde meşru otoriteye sahip siyasal bir örgütle(hükümet) donatılmış toplumsal bir organizasyondur."
Diktatörlüklerde toplum psikolojik olarak propaganda yoluyla sürekli kontrol altında tutulur. Düşmanlıklar ve görünmeyen düşmanlar, tehlikeler yaratılarak, yalanlar söylenir ve halkın yöneticileri hayranlığı yaratılır. Aslında tüm bu gizlilikler, Yalanlar, saptırmalar, uğraşmalar ve korkutmalar, diktatörlüklerin başarısızlıklarının, beceriksizliklerinin, yalanlarını, talanlarının ortaya çıkmasından korkulduğu, halkın her şeyi öğrenip ayaklanmasından endişe edildiği içindir.
Gerçek demokrasi, şimdiye kadar hiçbir toplumda görülmemiş, bundan sonra da görülmesi mümkün değildir. Çünkü Rousseau, gerçek demokrasinin ancak tanrıların ülkesinde uygulanabileceğine inanır.
...bir toplumda siyasi partiler, kısıtlamaya ve sınırlamaya tabi olmadan özgürce kurulup çalışabiliyorlarsa, anayasa ve yasalar, siyasi partilerin kurulmalarını ve çalışmalarını bir takım sınırlamalar ve kısıtlamalarla belirli kalıplar içinde tutmaya zorlanmıyorlarsa, o toplumda çoğulcu ve katılımcı gerçek demokrasiden söz edilebilir.