Siyaset Teorisine Giriş

Andrew Heywood

Siyaset Teorisine Giriş Sözleri ve Alıntıları

Siyaset Teorisine Giriş sözleri ve alıntılarını, Siyaset Teorisine Giriş kitap alıntılarını, Siyaset Teorisine Giriş en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sözgelimi siyaset, sadece rakip çıkarların birbirlerine karşı dengeledikleri bir süreç olmayıp aynı zamanda sınıf sömürüsünün devam etmesini sağlayan bir araçtır
“Hükümetin devletin hakimiyet gücünü kendi parti amaçları doğrultusunda kullanması durumunda diktatörlük muhtemel sonuç olacaktır.”
Sayfa 94 - Andrew HeywoodKitabı okudu
Reklam
“İnsanlar akıl, delil ve hesaplama ile yolunu bulan akıllı varlıklar mıdır yoksa bir şekilde rasyonel olmayan güdü ve arzuların kölesi midirler?”
dünya muhafazakârlığı ve tr muhafazakârlığı
Sonuç olarak bazı muhafazakârlar kontrolsüz göçe karşı çıkarak, göçmenlerin 'ev sahibi' ülkenin kültürünü özümsemeleri ve burada asimile olmaları yönünde teşvik edilmeleri gerektiğini ifade ederler. [Okur notu ekliyorum: Dünyada muhafazakârlık genelde, beş şey ile eklektik bir ahengi sever: Piyasa-Aile-Dil-Din-Devlet. Bu beş şeyin dengeli olmasını isterler. Fakat Türkiye muhafazakârlarının, muhafazakârlıktan anladığı şey; koyu bir dindarlık, sadece din. Yıllardır iddia ettiğim bir şey var: Türkiye'nin muhafazakârlığı, "değerler sistemi" üzerine kuruludur. Değer algısı da dindir. Hâlbuki muhafazakârlığın kökü, "kurumlar sistemi"ne dayanır. Daha doğrusu, dayanması gerekir. Türkiye'nin muhafazakârları, ne hikmetse, ulusal sınırlara ve ulusal kurumlara yabancı bir tavır takınır. Türkiye'de tutarlı bir muhafazakâr olmadığı kanaatindeyim. Muhafazakârım diyen insanların ekseriyeti de, sistematik bir felsefi araştırma sonucu muhafazakâr olmuyor, sadece "tavır" bakımından muhafazakârlar. Felsefesiz muhafazakârlık, ya da felsefi yönü zayıf muhafazakârlık diyebiliriz.]
Kısacası kelimeler şeyleri anlamaya yarayan araç olmak yerine eşyanın bizatihi kendisiymiş gibi algılanır. Alman sosyolog Max Weber ( 1 864-1920) belirli kavramları 'ideal tip' diye sınıflandırarak bu problemi aşmaya çalışır. İdeal tip neredeyse sonsuz derecede karmaşık gerçekliğin mantıki sınırlarını ortaya koyarak, anlam çıkarma girişimini ifade eden zihni kurgudur. İdeal tipler açıklayıcı araçlar olup gerçeğin kendisi değildir; onlar ne tamamen 'gerçekliği kuşatırlar' ne d e etik bir ideal sunarlar. 'Demokrasi', 'insan hakları' ve 'kapitalizm' gibi kavramlar tanımlamaya çalıştıkları şekilsiz realitelerden daha tutarlı ve biçimlidir. Weber 'otorite' ve 'bürokrasi'yi ideal tip olarak ele alıp inceler. Belirli kavramları ideal tip kabul etmekle bunların sadece analitik araç oldukları olgusunun altı çizilir. Bu nedenle kavramları veya ideal tipleri 'doğru' veya 'yanlış' diye değerlendirmek yerine yararının az veya çok olduğuna bakmak daha anlamlıdır.
Sayfa 7
20. yüzyılın sonlarında dilin 'siyaseten doğru' kullanılmasında ısrar eden hareket sayesinde yeni bir tartışma gündeme gelir. Feministlerin ve Sivil Haklar Hareketleri'nin baskısıyla dili ırkçı, cinsel içerikli ve diğer küçültücü ve aşağılayıcı imalardan temizleme girişimlerine şahit olunur. Bu harekete göre, toplumdaki genel güç yapısını yansıtan dil sürekli bir şekilde hakim grubun lehine kontrol altındaki grubun aleyhine olacak şekilde ayrımcılık için kullanılmaktadır. İnsan ırkını ifade etmek için 'insan' (man) veya 'insanoğlu' (mankind),* etnik azınlıklar için 'zenci' (negro) veya 'esmer tenli' kelimelerinin kullanılması ve üçüncü dünya ülkelerinin 'azgelişmiş' şeklinde tanımlanması bunun açık örnekleridir.
Sayfa 3
126 öğeden 131 ile 126 arasındakiler gösteriliyor.