"şuraya bir cümle koydum.
bırak, acımızı birileri duysun.
hem zaten şiir niye var?
dünyanın acısını başkaları da duysun!"
Dürtme içimdeki nârı
Üstümde beyaz gömlek var.
“İnsan olan yerlerim çok ağrıyor.”
"Anı olacak bir şeyim yok
Her şeyin dünündeyim"
"Bilmedin ki;ben senin gurbetinde delirmemek için kalbimin aklıyla ördüğü bir yıldızlı kubbede yaşadım."
"Bir kelebek ağrısıydı, vakit dardı, mevsim hicazdı. Yetişmem gereken bir ölüm, kaçmam gereken bir hayat vardı."
Bu dizeler Birhan Keskin 'den en sevdiğim dizelerdi.
Bu şiir kitabından da altını çizdiğim satırlar oldu çokça. Flamingo III, Kış, Çöl, Geçmiyor bu, sabit, Mimber, Mıh I, Mıh II, İstanbul, Ecza ne, Gazze şiirleri hoşuma gitti.
Soğuk Kazı şiirinde Sürrealizm akımının otomatik yazı tekniğini kullanmış olabilir yazar. Sayıklar tarzda. Sarhoş biri klavyenin başına geçmiş de öyle yazmış hissi vermeye çalışıyor gibi hissettim. Bilinçaltını açığa çıkarma. O an ne geliyorsa aklına onları sıralama şeklinde . Fibonacci Sarmalı'nı da anımsattı bize köyü yazılan salyangoz şeklindeki kısımlar.
Yer yer afili, hoş dizeler vardı. Ben de genel olarak saf şiiri ve eski şiiri sevsem de modern şiirden de güzel yazıldığı takdirde beğendiğim şairler, şiirler oluyor tabii. Bayılmadım ama kötü de bulmadım. Şans verebilirsiniz.