Risale-i Nurun talebeleri dünyanın hemen hemen her köşesinde bulunmaktadır. Uzakta bulunanlar yakında bulunanlar arasında hiç bir fark yoktur. Arzu ederdim, fakat çok hastayım. Beni ziyaret etmek isteyen Risale-i Nur okusun. Her bir risale bir Said hükmündedir.'
Üstadımız tasannu ve gösterişten çok çekinirdi. İhlasın zirvesine çıkmıştı. Üstadı tam manasıyla anlatmaya benim ifadem, kabiliyetim ve kalemim müsait değildir.
Bu zamanda ihlâslı bir İmam Hatip talebesi yüz elli evliya kadar hizmet edebilir.
Kaynak: İmam hatip okulları hakkında Said Nursi’yle yapılan tek röportaj
Zamanın iman kurtarma zamanı olduğunu, tarikat zamanı olmadığını ifade ediyordu. 'Eğer İmam Rabbani de bu zamanda gelseydi, bütün himmetini iman-ı kurtarmaya verirdi. Bir imanın inkişafı binler kerametlere müreccahtır. Tarikatsız cennete gidilir, fakat imansız cennete gidilmez' diyordu.
Meselâ ben, Bediüzzaman'ın bu yönlerini öğrenince, 'Neden kumarbazlar, sarhoşlar sokaklarda serbest serbest dolaşıyorlar da, İslâmiyete hizmet etmeye çalışan Bediüzzaman hapse atılıyor?' diye âdeta isyan edip, onun yardımına koşmuşumdur.
Risale-i Nur sair ilimler gibi okunmamalı. Çünkü ondaki iman-ı tahkikî ilimleri başka ilimlere ve maariflere benzemez. Akıldan başka çok letâif-i insaniyenin kût ve nurudur.'