Son Şansım kitaplarını, Son Şansım sözleri ve alıntılarını, Son Şansım yazarlarını, Son Şansım yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Son Şansım ~ Kübra Nur
.
Beni artık tanıyorsunuz. En büyük hobim serilere ortadan dalmak ya da sondan başlamak karakter bağlantılı olduğu için sorun olmuyor ama kronolojik sıraya uyanıyorum maalesef Aslında ilk kitap Son Çarem ve benim okumadığım tek kitabı o da yolda birkaç güne elimde olacak Neyse efendim bu kitapta Nisan Ekiz ve
"Şimdi şu konuda bir anlaşalım, hayatta hiçbir zaman her
şey yolunda gitmez. Her mevsim bahar olmaz. Arada atlatmamız gereken kara kışlar da vardır. Dünyanın mantığı budur. Her gün farklı bir şeyle sınanırız; ama büyük, ama küçük. Fakat bu,
mutlu olamayacağımız anlamına da gelmez. Öyle ki, kışı bile sevebiliriz yanımızda kalbimizi isıtacak biri olduğunda. Bize verilen şeyleri benimseyip sevdiğimizde, elimizdekilerin kıymetini
bildiğimizde mutluluk ve huzur kolay açılan birer kapıdır."
Herkese merhabalar, bir günde bitirdiğim bu kitabın yorumu ile sizlerleyim. Konusundan kısaca bahsedeyim;
Nisan fazlasıyla meraklı, herkesin güzel bulduğu ve bunu söylemekten çekinmedikleri buna rağmen hiç arkadaşı olmayan ve 5 ay geçmesine rağmen aşk acısını hala üzerinden atamamış bir kız. Bir gün ablasının ısrarı üzerine onlarla birlikte bir
Uyarı: Bu alıntı yüksek dozda spoiler içermektedir.
•
Eda gelinliğinin eteklerini tutmuş , karşımda duruyor, Kuzey'se tek bacağını pencereden sarkıtmış şekilde şaşkınca ona bakıyordu . Bense bakışlarımı ikisinin arasında dolaştırırken, sabit kalmakla Kuzey'i pencereden itmek arasında seçim yapmaya çalışıyordum. Ne kadar yüksekteydik acaba? Düşseydi ölür müydü?
“Eda , ben ...”Ne diyeceğini bilemeyerek cümlesinin ortasında duraksayan Kuzey bana bir bakış attı. Sanırım onu aşşagı itecektim.
“Üzgünüm ama seninle evlenemem.”
Kuzey'in bunu söylemesiyle içimdeki iki Nisan arasında şu konuşma gerçekleşti;
-Ne demek üzgünüm ya?
+ Sence şu an böyle bir tribin sırası mı, Nisan?
Mantıklı tarafım Kuzey'i aşağı itme kararımı bana bir kere daha sorgulatırken, Eda tekrar konuştu.
“Ben de seninle evlenemem!” Kaşlarımı önce şaşkınlıkla yukarı kaldırdım, ardından aynı şaşkınlıkla tekrar çattım. Kuzey'e 'ne diyor ya bu? ' bakışı attığımda onun da benim durumumda olduğunu gördüm. Yüzünde, kafasının karıştığını apaçık belli eden bir gülümsemeyle, “E güzel. Sonra görüşürüz o zaman. Bizim şimdi gitmemiz lazım.” diyerek ağaca doğru hamle yaptı. Eda eteklerini tutarak yanımıza koşturdu.
“Durun ! Ben de sizinle geliyorum.”
Yok artık, diye haykırmamak için kendimi nasıl tuttum inanın bilmiyorum . Oldu olacak kaynanayla kayınbabayı da alalım? Gelin başı için kuaföre mi gidiyoruz, arkadaşım? Ben buraya damadı kaçırmaya gelmiştim. Yanında promosyon olarak bir gelin istemiyordum.