You can find By Number Of Pages Sosyoloji (7. Edisyon) quotes, by number of pages Sosyoloji (7. Edisyon) book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Çoğunuz dünyayı, ailelerimiz, arkadaşlarımız ve çalışma hayatlarımız gibi kendi hayatlarımızın tanıdık bildik özellikleri açısından görürüz. Ancak sosyoloji, niçin belli bir tarzda davranış gösterdiğimizi anlamak için daha geniş bir bakış açısına sahip olmamız gerektiği konusunda ısrarcıdır.
Bugün içtiğimiz kahvenin neredeyse tamamı Güney Amerika ve Afrika gibi Avrupalıların sömürgeleştirdikleri bölgelerden gelmektedir; yani kahve Batı beslenme düzeninin 'doğal' bir parçası değildir.
Yaşamlarımızın toplumsal bağlamları tamamen rastlantısal olarak oluşan olayların ve eylemlerin bir yığını değildir; onlar yapılandırılmış yada farklı şekillerde kalıplanmış.
Yapı düşüncesi bize bir yapılanmayı ha-
tırlatsa da, toplumsal yapılar, bir defa kurul-
duktan sonra eylemlerimizden bağımsiz bir
şekilde var olan fiziksel yapılara hiç benzememektedir. Insan toplumları her zaman bir ya-pilandirma süreci içindedir. Bu toplumlar, onları oluşturan 'yapi taşları-sizin ve benim gibi insanlar- tarafindan her an yeniden yapılandırlır. Kahve olayını yeniden düşünün. Bir fincan kahve sizin elinize kendiliginden düşmez. Siz belirli bir kahvehaneye girmeyi seçersiniz, bir latte ya da bir espresso mu içeceğinize karar verirsiniz. Bu kararları milyonlarca diger insan gibi verirken, kahve piyasasını şekillendirirsiniz ve bu da dünyanın diğer tarafindaki kahve üreticilerinin yaşamlarıni etkiler.
Hepimiz toplumsal bağlamlarımızdan etkilenirken davranışlarımız tamamen bu bağlam tarafından belirlenmez. Sosyoloji, toplumun bize ne yaptığı ile bizim kendimize ve toplumumuza ne kattığınız arasındaki bağlantıları araştırır. Etkinliklerimiz hem etrafımızdaki toplumsal dünyayı yapılandırır- ya da ona şekil verir - hem de o dünya tarafından yapılandırılır. Yaşamlarımızın toplumsal bağlamları tamamen rastlantısal olarak oluşan olayların ve eylemlerin bir yığını değildir; onlar yapılandırılmış ya da farklı şekillerde kalıplanmıştır. Davranış biçimlerimizde de başkalarıyla ilişkilerimizde düzenlilikler vardır.
Yaşamlarımızın en sarsıcı yönlerinden birisi, geride kalanları çoğu zaman cevaplardan çok sorularla bırakan intihar olgusudur. Niye Bazı insanlar Canlarına kıyma kararı alıyor? Onların yaşadığı baskılar aslında nerden geliyor? Birey ve toplum arasındaki ilişkiyi araştıran İLK sosyolojik klasiklerden birisi, Emile Durkeheim’ın intihar oranlarının analizidir.
Durkheim böylesi sarsıcı koşulu-derin bir amaçsızlık, endişe ve çaresizlik duyguları ile pek çok insan kendi yaşamlarının anlamından ve yapısından yoksun kaldığı algısı içinde olmaları halini- anomi olarak adlandırmıştı.