Bütün insanların yabancılara karşı sır diye sakladıkları şeyler, eşe dosta kolayca itiraf edilen bazı kusurlardan, zaaflardan, kabahatlerden başka nedir?
İnsanın en büyük felaketlere bile hazırlandığı, "Ne olursa olsun, usandım, boğuluyorum" dediği, ölüme kadar herşeyi kabul ettiği zamanlar vardır, ben o haldeyim.
Peyami Safa...
Hangi kitabını elime alsam evet en iyisi bu diyorum ve kitaplar arası bir yarış halinde buluyorum kendimi.
Kitap boyunca her karakterin içine girdim. Rolden role atladım. Belki de benim Peyami Safa'yı çok sevmemin onun eserlerini okurken tüm karakterin içine giriyor olmam galiba. İnce bir işçilik, muhteşem bir karakter analizi ve akıp giden bir hikaye...
Evet insanlar kendi kararlarını yaşar ve olür. Bu konuda Belma Hanım daha doğrusu Hatice Hanım'a üzüldüm ama Behiç'in cezasını almasına da bir o kadar sevindim.
Keşke romanda Mebrure Hanım'ın babasını arama süreci daha detaylı işlenseydi.
Keşke Mebrure Hanım ile Fahri Bey'in saf ve heyacanlı aşkına biraz daha şahit olsaydık.
Ama Peyami Safa ne yazdıysa o :)