Hem anlarsın ki insan, ipi boğazına sarılıp istediği yerde otlamak için başıboş bırakılmamıştır. Belki bütün amellerinin suretleri alınıp yazılır ve bütün fiillerinin neticeleri muhasebe için zapt edilir.
Hem anlarsın ki şu dünyadaki tezyinat(süsler), yalnız telezzüz(lezzet almak) veya tenezzüh(gezmek) için değil. Çünkü bir zaman lezzet verse, firakıyla(ayrılığıyla) birçok zaman elem verir. Sana tattırır, iştihanı açar fakat doyurmaz. Çünkü ya onun ömrü kısa, ya senin ömrün kısadır. Doymaya kâfi değil. Demek kıymeti yüksek, müddeti kısa olan şu tezyinat; ibret içindir ,şükür içindir, usûl-ü daimîsine teşvik içindir. Başka gayet ulvi gayeler içindir.