Romanın ilk başları kasvetli. Neredeyse yarım bıracaktım. Roman yarısına gelince iş değişti. Kendini okuttu. Aynı ''Zindan Adası'' gibi katilin Dedektif Murat olduğuna inanacaktım.Zindan Adası'nda da , adaya gönderilen şizofren hastanın kendini savcı zannetmesi gibi. Sultan II. Abdulhamit'in de polisiye roman merakı olduğunu biliyordum. Romanda ona adanmış ve romanın sonunda da ismi geçiyor. Olay kahramanı bol, sayfa sayısı az olunca adım başına cinayet işleniyor gibi anlaşılmış. Romanda olmayan tek şey son sayfasının yırtık olması. Son sayfasının yırtık olması ve olay çözümünde Aganta Cristina nın romanının son sayfasının yırtılmış olması... Romana edebi bir değer katar mı tartışılır. Bilal Sami Gök demir eser vermeye devam ederse iyi olur. Polisiye romana ayrı bir hava getirir. Mantık yürüterek olay çözme ,değerlendirme ,kuşku ve pişmanlık. Keyfle okursunuz.
