Suç ve Ceza 2. Cilt

Fyodor Dostoyevski
Bir insanın işlediği korkunç cinayetler... Ardından başlayan bunalımlı yaşam, geçmişiyle yaptığı isteksiz yüzleşmeler, işlediği suçun ıstırabından kurtulma çabaları... Ve en sonunda aşkın akıl almaz gücüyle kurtuluşu bulması. Çıktığında Rusya'da gençleri ayaklandıran, yediden yetmişe herkesi hüzün ve mululuk gözyaşlarına boğan bu sürükleyici ve heyecanlı dünya klasiğini bir solukta okuyacaksınız. Dünyanın en büyük romanlarından biri sayılan Suç ve Ceza Dostoyevski'nin adını dünyaya duyuran roman olarak ayrı bir yere sahip.
365 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 1886
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

705 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Suç ve Ceza Dostoyevski'nin en güzel eserlerinde n birisi. Yazarlık konusundaki becerisini, ustalığını bu kitapda dile getirmiştir. Romandaki ana düşünce, başkalarına yapılan suçun mutlaka çekilir esasına dayanmaktadır.   Bir katilin psikolojisini bu kadar detaylı anlatması, topluma karşı uyumsuzluğunu, ailesiyle, dostlarıyla ve düşmanlarıyla olan ilişkilerini muhteşem betimlemelerle bize aktarmış.
Suç ve Ceza - II. Cilt
Suç ve Ceza - II. CiltFyodor Dostoyevski · İskele Yayıncılık · 20151,316 okunma
365 syf.
·
Puan vermedi
Suç ve Ceza
Raskolnikov karakterinin insanı sorgulatan dünyası psikolojik bir metafor yaratıyor okuyucuda... Öldürme arzusu ve güdüsü ile işlenen cinayetin ardından yaşanılan psikolojik gelgitler. Vicdan muhasebesinin en iyi işlendiği yapıtlardan biri.
Suç ve Ceza 2. Cilt
Suç ve Ceza 2. CiltFyodor Dostoyevski · Sosyal Yayınları · 20011,316 okunma
704 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Abartılacak kadar iyi bir kurgusu olduğunu söylemek istemiyorum herkes gibi. Popüler kültürün çarpttığı sıradan bir roman sıradan bir roman demiş olmam sizi yanıltmasın yazar karakterlerin ruh hallerini o kadar güzel tasvir etmiş ki sanki olayı bizzat siz yapmışsınız hissine kapılıp o anki durumun ortasında buluyorsunuz kendinizi bu da yazarın ne kadar usta olduğunu gözler önüne seriyor okunmaya değer bir kitap katil potansiyelli insanların mutlaka okuması ve ders çıkarması gereken bir kitap bence ceza evindekilere okunması şart kılınması gereken bir kitap.
Suç ve Ceza 2. Cilt
Suç ve Ceza 2. CiltFyodor Dostoyevski · İtalik Yayınevi · 20101,316 okunma
399 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Rodion Romanoviç Raskolnikov adındaki bir gencin işlediği çifte cinayet üzerine yaşadıklarını konu alıyor. Raskolnikov, bir yandan hukuk öğrenimi görürken bir yandan yoksullukla boğuşan bir genç para ihtiyacını ise tefeci bir kadına eşyalarını bırakarak karşılıyor. Yoksulluğuna çare bulamadığı gibi tefeciden yakasını da kurtaramayan Raskolnikov, bu kadının toplum iyiliği için ölmesi gerektiğini düşünmeye başlıyor. Bir gün Raskolnikov, ailesinden kötü bir haber alıyor. Kız kardeşinin kendisinden yaşça büyük biriyle evleneceğini duyması, ona yeni bir darbe indiriyor. Bu nedenle Raskolnikov, tefeci kadını öldürmeyi aklına koyarak kendini evden dışarı atıyor. Tefeci kadını öldürüp mücevherleri alıyor ancak işlediği cinayete kimsenin tanıklık etmemesi için onun kız kardeşini de öldürmek zorunda kalıyor. Raskolnikov'un ruh hali, bu çifte cinayetle birlikte yerle bir oluyor. İşlediği suçu kimse görmemiş olmasına rağmen korkusu ve vicdanı onu büyük bir mahkumiyete sürüklüyor. Bir yandan mağdur, diğer yandan katil... Raskolnikov'u cinayete iten sebepler, onun alt üst olan iç dünyası ve sonrası ile siz de onun yeniden doğuşuna şahit olacaksınız. Bu kitabı okurken, kalp atışınızın arttığını duyumsayacaksınız. "Ben koca karıyı öldürmedim ben kendimi öldürdüm" Rodion Romanoviç Raskolnikov Keyifli okumalar dilerim :)
Suç ve Ceza 2
Suç ve Ceza 2Fyodor Dostoyevski · Ezr Yayıncılık · 20201,316 okunma
357 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Bu eser için ne diyebilirim ki? Hangi sözü söylesem hangi cümleyi kursam anlatımı tamamlamayacaktır. Kitap hakkında fikir sahibi olmak için incelemeleri okuyan arkadaşlarım için söylüyorum bu kitabı okumalısınız. Ama okurken düz ve boş bir şekilde değil, sakin ve sindirerek okumanızı tavsiye ederim. Kitabın sayfaları gözünüzü korkutmasın. Okumaya başladığınızda gereksiz yere kuruntu yaptığınızı anlayacaksınız. Böyle bir kitabı okuyup, kütüphaneme eklediğim için çok mutluyum. Nasıl güzelliklere baktığımızda insanda mutluluk duygusu oluşuyorsa bu kitabı bitirdiğimde de bu hissi yaşadım. Umarım sizler de bu kitabı okuduğunuzda benim hissettiklerimi hissedebilir benim aldığım zevki alabilirsiniz.
Suç ve Ceza 2. Cilt
Suç ve Ceza 2. CiltFyodor Dostoyevski · İtalik Yayınevi · 20101,316 okunma
400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
1cilt te düşüncelerimi yazdım. Biraz daha konuyu açarsak Raskolnikov'un kendi iç dünyasında hesaplaşması sonuçu teslim olması, hapishane de katiller olduğu halde dışlaması bu dışlamaya baktığımızda kimse kimsenin inançına karışmaması lazım ister insan inanır ister inanmaz sonuçta hesap vereceği kişi Allahtır, kul değil. Aşk bir sanattır. Bu aşkı var eden sevgi, özgüven ve saygıdır. Sonny en sonunda Raskolnikovadan beklediği aşkın meyveleri sabır ile toplaması! Muhteşem bir eser Aşk, Sevgi, Toplumun iç yüzü, İnsanların bakış açısı, okumayan varsa tekrar tasviye ediyorum. Ben daha birleşmiş hali ile okudum. Şimdi cilt cilt olarak okudum. İlk fırsatta tekrar okuyacağım.
Suç Ve Ceza 2. Cilt
Suç Ve Ceza 2. CiltFyodor Dostoyevski · Amfora Yayınları · 20071,316 okunma
400 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
"Sonya, Raskolnikov'un şöhret düşkünü, alıngan, kibirli ve dinsiz oluşunun farkındaydı". Bu büyük kitabı eşsiz yapan özelliklerinden belki de en çarpıcı olanı Raskolnikov'un cinayeti işledikten sonraki ruh hâli, davranış biçimi ve kendince bulduğu cevaplardır. Tipik bir rus romanında olduğu gibi pek çok yan karakter, dönemin aile yaşamı, sosyal olaylar, sınıf farkları alt metinde incelikle yer alırken asıl hikaye suçlunun kendi dünyası ve suçlunun bulunma çabaları olarak iki ayrı yolda ilerliyor. Raskolnikov'un ölüm ve yakalanma korkusuyla girdiği ruh halleri, etrafındaki insanlarla olan etkileşimleri kitabın en güçlü yanı.
Suç Ve Ceza 2. Cilt
Suç Ve Ceza 2. CiltFyodor Dostoyevski · Amfora Yayınları · 20071,316 okunma
336 syf.
9/10 puan verdi
Müthiş psikolojik çözümlemeleri, sanrı ve gerçeğin birbirine karıştığı vicdan muhasebeleri, dengeli eleştirileri ve duru diliyle herkesi etkileyebilecek şahane bir eser. Üçüncü kitap için çok heyecanlıyım. #okudumbitti #kitapyorumu #neokudum #neokumalı #oku
Suç ve Ceza - II. Cilt
Suç ve Ceza - II. CiltFyodor Dostoyevski · İskele Yayıncılık · 20151,316 okunma
725 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Toplu yaşam bir takım kurallar gerektirir. Bu kurallar toplum sağlığı ve çıkarlarını insani ölçüde gözetmelidir. Yaşam hakkı herkes işin eşit olmalıdır. Sınıfsal farklılık toplumun sonu itibari ile yozlaşmasına neden olur.
Suç ve Ceza 2. Cilt
Suç ve Ceza 2. CiltFyodor Dostoyevski · İtalik Yayınevi · 20101,316 okunma

Yazar Hakkında

Fyodor Dostoyevski
Fyodor DostoyevskiYazar · 137 kitap
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski (Rusça: Фёдор Миха́йлович Достое́вский) (d: 11 Kasım 1821, Moskova - ö: 9 Şubat 1881, Sankt Petersburg), Rus roman yazarı. Dostoyevski, Mikhail ve Maria Dostoyevski'nin oğlu olarak 11 Kasım 1821 tarihinde Moskova'da doğdu. Altı çocuklu ailenin ikinci çocuğuydu. Babası Mikhail, askeri cerrahlıktan emekli olduktan sonra Mariinsky Hastanesi'nde yoksullara hizmet etmeye başladı. Hastane, Moskova'nın en kötü yerlerinden birinde bulunuyordu. Dostoyevski de bu hastane de doğdu. Mikhail, alkole bağımlıydı ve evini sıkı disiplin ile yönetiyordu. Çok kolay sinirlenebiliyordu. Dostoyevski'nin annesi Maria ise bir tüccar kızıydı. Dostoyevski, çocukluğunu çoğu zaman sarhoş bir baba ve hasta bir anne arasında geçirdi. Babasının çalıştığı hastaneden bulunan hastalar ile vakit geçirmeyi ve onların hikâyelerini dinlemeyi çok seven Dostoyevski, ilköğrenimini Moskova'da yaptı. Annesi tüberküloz hastalığı yüzünden öldüğü zaman, sert disipliniyle tanınan Petersburg Mühendis Okulu'na gönderildi. Arkadaşlarının, sinirli ve aşırı duyarlı bir yapıya sahip olduğu için "Ateş Fedya" lakabını verdikleri Dostoyevski, Petersburg'ta zamanını kitap okuyarak, düşüncelere dalarak ya da kardeşi Mihail ile söyleşerek geçirdi. Babasının 1839'daki ani ölümünü burada öğrendi. Okulu başarıyla bitirdikten sonra İstihkâm Müdürlüğü'ne girdi. Bir yıl sonra istifa ederek buradan ayrıldı. Ordudan ayrıldıktan sonra edebiyata yönelen Dostoyevski'nin ilk kitabı İnsancıklar, 1846 yılında yayımlandı. Bu eserinin ardından yazdığı kitaplarla beklediği başarıya ulaşamayan Dostoyevski'nin umudu kırıldı ve politikayla ilgilenmeye başladı. 1849 yılında devlet aleyhindeki bir komploya karıştığı iddiası ile tutuklandı. On ay hapishanede kalan Dostoyevski, kurşuna dizilmek üzereyken diğer sekiz tutuklu arkadaşı ile affedildi. Cezası dört yıl kürek, dört yıl da adî hapse dönüştürüldü. Cezasını çekmesi için Sibirya'da bulunan Omsk Cezaevi'ne gönderildi. Burada geçirdiği dört yılın ardından er rütbesi ile hizmete verildi. Subaylığa kadar yükseldi. 1857 yılında Maria Dmitrievna Isayeva ile evlendi. Beş yıl boyunca görev yapan Dostoyevski, 1859 yılında özgür bırakıldı ve Petersburg'a yerleşti. Petersburg'a döndükten sonra Ezilenler (1861) ve Ölüler Evinden Anılar (1862) adlı eserleri yazdı. Kardeşiyle birlikte iki dergi çıkardı. 1862'de arzuladığı Avrupa seyahatini gerçekleştirdi. Sara nöbetleri ve kumar bağımlılığı yüzünden maddi açıdan darlığa düştü. Bu dönemde Yeraltından Notlar (1864), Suç ve Ceza (1866), Kumarbaz (1866), Budala (1868), Ebedi Koca (1870) ve Ecinniler (1872) gibi eserleri yazdı. Eşinin ölümünden sonra sekreteriyle evlendi. Yeniden borçlandı ve kumarhanelerde gezmeye başladı. Kızının ölümünün ardından büyük bir sarsıntı geçirdi. Delikanlı (1875), Bir Yazarın Günlüğü (1876) ve Karamazov Kardeşler (1879) adlı eserlerinde yazarlık hayatı boyunca konu edindiği temaları yeniden ele aldı. Karamazov Kardeşler adlı yapıtını üç yılda bitiren Dostoyevski, bir ciğer kanamasıyla yatağa düştü ve 9 Şubat 1881 tarihinde öldü. Dünya edebiyatını en çok etkileyen ve en çok okunan yazarlardan biri olan Dostoyevski'nin eserleri birçok 20. yüzyıl düşünürünün fikirlerini derinden etkiledi. İlk yazarlık dönemi Ordudan ayrıldıktan sonra kurgusal roman yazmaya başladı. Dostoyevski'nin ilk kitabı olan İnsancıklar (Bednye Lyudi) ilk olarak 1846 yılında yayımlandı. Dostoyevski, toplumunu acımasız kurallarında yaşlı bir adamın öksüz bir kıza duyduğu sevdayı iç dünyasındaki derin çatışmalarla işledi. Halkın sıcak ilgisiyle karşılanan bu kitap, eleştirmenlerden de övgüler aldı. Ünlü eleştirmen Belinski, romanı okuduktan sonra Dostoyevski'ye gelecekte büyük bir yazar olacağına dair övgü dolu sözler söyledi. Şair Nikolay Neksarov, Dostoyevski hakkında "Yeni bir Gogol doğdu" diye konuştu. Yazarlıkta ün sağladıktan sonra 1846 yılında Gogol esintileri bulunan kitabı Öteki (Dvoynik) yayımlandı. Yazar bu romanda, kendini ortadan kaldırmaya çalışan benzeriyle sürekli çatışma halinde bulunan bir memurun hikâyesini anlattı. Bu romanda ele aldığı çift kişilik temasını daha sonra bazı romanlarında kullansa da roman, Belinsky dahil hiçbir eleştirmence beğenilmedi. Eleştirmenler romanı sıkıcı buldu ve alay etti. 1847 yılında ise Ev Sahibesi (Hozyayka) isimli romanı yayımlandı. Dostoyevski bu eseri ile de beklediği övgülerin aksine olumsuz eleştiriler aldı. Dostoyevski, ruhsal çöküntüye düştü ve üzüntüden hasta oldu. Ancak yazarlığı bırakmayan Dostoyevski, 1848 senesinde Beyaz Geceler (Belıye Noçi) ve Bir Yufka Yürekli (Slaboye Serdtse) adlı kitapları yayımlattı. Bir Yufka Yürekli, yazara itibarını yeniden kazandırsa da beklediği başarıyı elde edemeyen Dostoyevski'nin umudunu kırdı. Yazarlıkta umudunu kırılan Dostoyevski, politikayla ilgilenmeye başladı ve genç liberallerin (Tetrashevski) grubuna girdi. İkinci yazarlık dönemi 1859'da ordudan terhis edilerek Moskova dışında küçük bir yerde kalmaya zorlanan Dostoyevski, özgürlüğüne kavuştuktan sonra Petersburg'a döndü. Kardeşi Mihail ve arkadaşı N.N. Strahov ile birlikte Vremya (Zaman) ve sonra da Epoha (Dönem) adlı dergileri hazırladı. Bu dergilerde Slavcı düşünceyi savunduğunu belirten yazılar yazdı. Ezilenler (Unijenniye i Oskorblyonniye) ve Ölü Evinden Anılar (Zapiski iz Mertvogo Doma) ile kendinden söz ettirdi. 1863 yılında arzuladığı Avrupa seyahatini gerçekleştirdi. Sara nöbetleri ve kumar borçları yüzünden sıkıntıya düşen ve yayımcılardan yazmadığı romanların avanslarını alarak yaşayan Dostoyevski, Yeraltından Notlar adlı yapıtı 1864 yılında yayımlandı. Romanda bir zihnin derinliklerine indi. Suç ve Ceza (Prestuplenie i Nakazanie) ve Kumarbaz(İgrok) adlı yapıtları 1866 yılında yayımlandı. Dostoyevski, Suç ve Ceza'yı 1858 yılında Semipalatinsk'te bulunduğu zaman Roussky Slovo dergisi için uzun bir hikâye olarak tasarlamıştı. Bunun nedeni, Sibirya'dan ayrılana dek roman yazmama kararı almasıydı. Dostoyevski, kardeşi Mihail'e gönderdiği bir mektupta kitap hakkında: “ ...Konusu gerçekten çok güzel. Kahramana gelince, bugüne kadar hiç denenmemiş bir kişi. Ama bugünün Rusyasına bakacak olursak, böyle bir kişi karşımıza sık sık çıkmaktadır. Bu sonuca halkın kafasını yeni fikirleri anlayarak vardım. Öyle hissediyorum ki, yeni fikirler ve görüşlerle döndüğüm zaman, romanımı genişletmekte başarılı olacağım. Kişi aceleye gelmemelidir dostum. Ve insan iyi olanın dışında hiçbir şey yapmamalıdır... ” diye yazdı. Dostoyevski, bu eserinde bir Rus aydını olan Raskolnikov'un kendi doğrusu adına işlediği cinayetleri ve vicdanıyla hesaplaşmasını konu edindi. Yazar, küçük bir otel odasında ve kötü bir ekonomik durumla yazdığı Suç ve Ceza'yı 1866 yılında tamamlamıştı. Dostoyevski'nin yazdığı Budala (Idiot) eseri 1866, Ebedi Koca (Veçnıy Muj) 1870, Ecinniler (Besı) 1872 yılında yayımlandı. Bütün bu başyapıtlar birbirinin izledi. Karısı öldükten sonra sekreteri Anna Grigoriyevna Snitkina ile evlendi. Yeniden borçlanan ve kumaranelerde dolaşmaya başlayan Dostoyevski, bir kız çocuk sahibi oldu. Ancak kızı fazla yaşayamadı ve doğduktan kısa süre sonra öldü. Dostoyevski de bu yüzden büyük bir sarsıntı geçirdi. 1875'te Delikanlı (Podrostok), 1876'da Bir Yazarın Günlüğü (Dnevnik Pisatelya)[ ve 1879'da Karamazov Kardeşler (Bratya Karamazovi) adlı romanları yayımlandı. Hayatı boyunca eserlerinde işlediği temaları yeniden ele aldığı, insan duygularının derinliğine inen eserler yazan Dostoyevski, Karamazov Kardeşler'de Ivan ve Alyosha Karamazov adlı karakterler için filozof Vladimir Sergeyevich Solovyov'dan ilham aldı. Zosima ve Alyosha'nın öne çıkacağı Bir Büyük Günahkarın Yaşamı adlı eseri tamamlayamadı. 1881 yılının Ocak ayında bir ciğer kanaması geçirerek yatağa düştü ve 9 Şubat 1881 tarihinde öldü. Dostoyevski için yapılan cenaze töreninde yaklaşık otuz bin kişi tabutunun arkasında yürüdü. Dostoyevski, beğeniyle karşılanan ilk romanı İnsancıklar'dan sonra yazdığı Öteki ve Ev Sahibesi ile olumsuz yorumlar aldı ve depresyona girdi. Ancak yazar, kendisini ruhsal çöküntüye götüren düşüncelerden uzaklaşmayı bildi. Dış dünyadan kopan zihninin parçalanışını kendi çözen yazarın eserlerindeki ruhbilimsel açıdan en zengin tema da çift kişilik temasıdır. Kendini ortadan kaldırmaya çalışan benzeriyle sürekli çatışma hali içerisinde bulunan bir memuru anlattığı Öteki adlı yapıtında daha sonra da işleyeceği bir tema olan çift kişilik temasını işlemişti. Ellili yaşlarında içine bazen bir karamsarlık ve ağırlık çöken Dostoyevski, bu durumu ikinci eşi Anna Grigoriyevna Snitkina’ya "Sanki bir suç işlemişim gibi bir çeşit sebepsiz hüzün ve keder içindeyim" diye açıklamıştı. Ecinniler'de Stavrogin'i bir çocuğa tecavüz ettirmiş olması yüzünden de kendini hep suçlamıştı. Dostoyevski kendi çocukluğunda, annesine acı çektirmesinden, sürekli sarhoş olmasından ve hizmetkârlara kötü davranmasından dolayı babasından nefret ediyordu. Eserlerinde kullandığı, kaderine boyun eğen ve uysal kadın örneğini kendi evinde; annesinde gördü. Kadının alttan alması, erkeği daha da kızdırmaktan başka bir işe yaramayacağını görmüştü. Çok duyarlı biri olan Dostoyevski, bu yüzden babasına kin besliyordu. Babasının ölümünü haber aldığında, "Babamın ölümünde benim hiçbir suçum yok, ama bu öldürmenin kefaretini ödemeye hazırım, çünkü içimden onu öldürmek geçiyordu" diyerek Karamazov Kardeşler adlı romanında yer alan Dimitri Karamazov'un tepkisinin benzerini gösterdi. Dostoyevski, babasının ölümünü istediğini düşünerek depresyona girdi. Bazı yazarlara göre de ilk sara nöbetlerine de bu düşünce sebep oldu. Sigmund Freud ve birçok psikanalizci, babaya duyulan bu nefrete ve bunu izleyen suçluluk düşüncesine dayanarak Dostoyevski'nin hastalığının sinirsel kökenli olduğunun ortaya çıkardı. Andre Gide, Ezilenler adlı romanın, aşağılanışın insanı cehennemlik ettiği, alçakgönüllüğünse kutsallaştırdığı fikriyle dolu olduğunu söylemişti. George Steiner ise Charles Dickensvari bir havanın olduğunu söylediği Ezilenler'de bulunan temanın Ebedî Koca'da, Ecinniler'de ve Karamozov Kardeşler'da da yer aldığını söyledi. Nicholas Berdyaev, Dostoyevski'nin bütün yaratıcı gücünü insana ve insanın kaderi temasına adadığını, bunun da onu ölümsüz kılmaya yettiğini belirtti. Devlet aleyhinde bir komploya katıldığı iddiası ile tutuklandıktan sonra sekiz ay hapisanede kalan Dostoyevski, suç ve ceza kavramlarıyla en yoğun şekilde burada karşılaştı. İdam edilmek üzereyken affedildi. Cezası dört yıl kürek ve altı yıl adî hapse dönüştürüldü. Dört yılın sonunda er rütbesi ile kışlaya verildi ve 1859 yılında terhis edildi. Suç ve Ceza adlı eserini 1858 yılında oluşturmaya başladı. Bu eserinde ahlak kavramını ve siyaseti harmanladı. Dostoyevski, bu romanda sadece Rus halkını değil, tüm insanlığı tehdit eden bir kısır döngüden kurtulmanın gerçekleşebileceğini vurguladı. Yazar, John Stuart Mill'in ekonomik refah için bireysel bencilleşmeyi öneren kuramını Semyon Zaharoviç Marmeladov'un ağzından eleştirdi. Dostoyevski, düşünce ve sanat deneyimini sürekli olarak arttırdı. Tanrı'dan, ateizmden, kötülükten, özgürlükten söz eden roman karakterleri, gerçekte aynı bilincin farklı anları gibidir. Bu karakterler aracılığıyla Dostoyevski, cinleri ruhundan uzaklaştırır. Bakış açısı değişmekle beraber eserleri, gerçeğin hep aynı çoşkulu ve acı veren arayışı içerisindedir.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.