Dönme dolap gibidir yaşam. Bakarsınız yüksektesiniz, bir bakmışsınız inmişsinizdir. Geriye insanın kişiliği ve onuru kalmıştır. Bu onuru daha yükseklere sıçrayabilmek için pey akçesi olarak sürenler bir insanlık yıkıntısı, enkaz olarak kalırlar.
Gazetelere demeç veren, kürsülere çıkıp konuşmalar yapan bu politikacıları, birileri çıkıp da sınava çekse :
— Materyalist kimdir?
— Paraya düşkün olan.
— Komünist nedir?
— Din iman tanımayandır.
— Anarşist nedir?
— Servet düşmanıdır.
— Leninist nedir?
— Şanlı tarihimize karşı Maoist bir düzen kurmak isteyendir.
— Marksist kimdir?
— Leninistlerle birlikte eyleme geçendir.
— Maoist kime denir?
— Ne dediniz efendim? Maoist mi? Galiba "hattâ Maoist" olacak bu. Hem servet, hem tarih, hem de Türklük düşmanı olan, anarşist demek. Tek başına Maoist olmuyor. "Marksist-Leninist hattâ Maoist" olanlar anarşisttir...
Şaka bir yana, inanır mısınız ki, bu konularda bilgi sahibidir bu politikacılar?
Sadece papağanlar gibi ezberledikleri kavramlarla tepinerek "vatan kurtardıklarını" sanırlar.
Siz hiç "fikir suçu" sanığı AP'li, DP'li, CGP'li,
MHP'li gördünüz mü? "Fikir suçu" işlemek için de insanda bir parça "fikir"
olması gerekmez mi?
Boşuna mı kitap düşmanlığı yapar bunlar?
(Yeniortam - 22 Haziran 1974)
Topactir işte bunlar.Tutkularının iplerinde havaya firlayip,hos görüntülerle hizlari kesilinceye kadar renkli görüntüler birakirlar cevrede.Sonra bir kücücuk oyunyac olduklari anlasilir.Yeniden ele alinir busefer tersten ele alinir ip.Bu kez bir baska yone dondurulecektir.
Siyaset sahnelerinde eski ihtilâlciler vardır. "Devrimciliği", "Atatürkçülüğü"
kimseye bırakmazlar. Bir güç dönem gelir. Bütün Atatürkçüler, bütün devrimciler
ezilmek istenir tek tek. İhtilâlci, ezilenlerden yana değil ezenlerden yana çıkmıştır.
— Marksist kışkırtıcılığa karşıyım, deyip istifa ederler partilerinden en güç günlerde, arkadaşları işkence everinde can çekişirken
— İşkence iddiaları komünistlerin yalanıdır, diyen başbakanların partisine girerler tebessümlerle. Ve bütün bunları "Atatürkçülük" adına yaparlar sonra, siyasal geleceklerini parlak görmedikleri için bu partiden de istifa ederler.
— Partide Atatürkçülük suçlanıyor... derler. Atatürkçülerin, devrimcilerin yargılandıkları günleri hiç hatırlamazlar...
Topaçtır işte bunlar. Tutkularının ipi bedenlerine ne yönde sarılmışsa o yöne
dönerler. Bazan sağa, bazan da sola. Dönerler, dönerler, dönerler yoruluncaya
kadar.
(Yeniortam - 3 Mayıs 1974)
Hükümlü eşleri...
Sizler kocalarınızın umudu ve yüz aklarısınız. Yüreğinizle, sevginizle,
sabrınızla onlara güç veren sizlersiniz. Kocalarınız inançları uğruna yaşamlarının en güzel yıllarını armağan etmişlerdir topluma.
Sizler de, gençliğinizin taptaze umutlarını cezaevlerine kilitlemişsiniz. Hayatın küçük
mutluluklarını, emekçi sınıflardan olmanın onuru ile değiştirdiniz sessizce.Sizlersiniz güçlü olan. Kocalarınızla övünerek, başlarınız dimdik dolaşın. Onların boyunlarındaki mahkûmiyet zincirleri, sizlere verebilecekleri en değerli armağanlarıdır.
O kelepçeler ki, düşünen insafların bileklerinde paslanıp kırılacaklardır bir gün. Gözyaşlarınızdan mutluluklar süzüp, sevginiz, saygınız, bilinciniz ve sabrınızla bekleyin gelecek günleri...
(Yeniortam - 22 Mayıs 1974)