Suçumuz İnsan Olmak...
Okurken âdeta ruhum dinlendi, türlü düşüncelerden arındı. Akıcı, sürükleyici bir anlatımı var. Fazlasıyla etkisinde bıraktı beni
İki farklı insan. Birbirini asla tanımayan insanların arasında bir bağ vardır ve o iki kişi o bağı öyle bir anda her iki ucundan sıkı sıkıya tutacaktır ki, bağın çözülmesi çok zor olacaktır.
İşte Nedret ve Nuri de tam olarak o bağın her iki ucundaydılar. Nedret yeşil önlüğünü takıp kocasına her gün yaptığı gibi kahvaltı hazırlıyordu. Mutfak penceresi açık ve perde hafif aralıktı. Nuri, yıllardır gidip geldiği geldiği yollarda ilk defa o gün kafasını kaldırıp Nedret'i açık penceresindeki aralıktan görmüştü. O andan sonra herşey değişmişti ikisi için de. Duyguları, sevgileri herşeyleriyle birbirlerine aitlerdi. Uzunca bir sürede öyle oldu ama artık daha fazla şeyler yaşamaları için evlenmeleri gerekiyordu. Evlenemezlerdi. Nedret yapamıyordu. Evliyken böyle bir ilişki yaşamak istemiyordu. Evet kocasını sevmiyordu kendisini sadece onun eşyası olarak görüyordu fakat ona çok bağlıydı. Bu saatten sonra boşanamazdı ondan. Nuri'nin de bakması gereken karısı ve iki çocuğu vardı. Boşansaydı ne olacaktı onlara? Üstelik Nedret istemiyordu artık o ne yapabilirdi ki... Yaşanması gereken herşey yaşanmıştı kendilerinin bir suçları yoktu ama bitmişti işte. Belki de tek suçları insan olmalarıydı?
Artık perdeler çekili ve yollar kapalıydı..