En Eski Sünnet-i Seniyye İktisad ve Tesettür Risaleleri Gönderileri
En Eski Sünnet-i Seniyye İktisad ve Tesettür Risaleleri kitaplarını, en eski Sünnet-i Seniyye İktisad ve Tesettür Risaleleri sözleri ve alıntılarını, en eski Sünnet-i Seniyye İktisad ve Tesettür Risaleleri yazarlarını, en eski Sünnet-i Seniyye İktisad ve Tesettür Risaleleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İmâm-ı Rabbânî Müceddid-i Elf-i Sâni (ra) diyor ki: “Ben seyr ü sülûk-ü rûhânîde görüyordum ki, Resûl-ü Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm’dan mervî olan kelimât nûrludur, sünnet-i seniye şuâı ile parlıyor. Ondan mervî olmayan parlak ve kuvvetli virdleri ve hâlleri gördüğüm vakit, üstlerinde o nûr yoktu. Bu kısmın en parlağı, evvelkinin en azına mukābil gelmiyordu. Bundan anladım ki; sünnet-i seniyenin şuâı, bir iksîrdir. Hem o sünnet, nûr isteyenlere kâfîdir, hâricinde nûr aramaya ihtiyaç yoktur!”
Her bir günah içinde küfre gidecek bir yol var. O günah istiğfar ile çabuk imha edilmezse, kurt değil, belki küçük bir mânevî yilan olarak kalbi isiriyor.
Maddî musîbetlere de büyük nazariyla ehemmiyetle baktikça büyür. Merak vasitasiyla o musîbet cesetten geçerek kalbde de kökleşir, bir mânevî musîbeti dahi netice verir, ona istinâd eder, devam eder.