Sünnet-i Seniyye Risalesi sözleri ve alıntılarını, Sünnet-i Seniyye Risalesi kitap alıntılarını, Sünnet-i Seniyye Risalesi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kendine güvenen ve ebedî zanneden mağrur insan, zevâle mahkûmdur. Süratle gidiyor. Hâne-i insan olan dünya ise, zulümât-i ademe sukut eder. Emeller bekâsiz, elemler ruhta bakî kalir.
Meselâ: Yağmur namazi ve duasi bir ibadettir. Yağmursuzluk, o ibadetin vaktidir. Yoksa o ibadet ve o dua, yağmuru getirmek için değildir. Eğer sirf o niyet ile olsa; o dua, o ibadet hâlis olmadiğindan kabule lâyik olmaz.
Madem her insan gayet şiddetli bir surette uzun bir ömür ister,bekaya aşıktır.Ve madem bu fani ömrü baki ömre tebdil eden bir çare var ve manen çok uzun bir ömür hükmüne geçirmek mümkündür.Elbette,insaniyeti sukut etmemiş(alçalmamış) bir insan,o çareyi arayacak ve o imkanı bilfiile çevirmeye çalışacak ve tevfik-i hareket edecek.
İşte çare budur:Allah için işleyiniz,Allah için görüşünüz,Allah için çalışınız.Lillah,livechillah,liechillah rızası dairesinde hareket ediniz.O vakit sizin ömrünüzün dakikaları,seneler hükmüne geçer.
Kiyâmet günü insanlar beyaz, bembeyaz, has unun çöreği gibi bir yerde toplanacaklar. Orada hiç kimsenin bir işareti (evi, baği vs.) olmayacak.
(Buhârî, rikak 44; Müslim, münâfikîn 28)
Her bir günah içinde küfre gidecek bir yol var. O günah istiğfar ile çabuk imha edilmezse, kurt değil, belki küçük bir mânevî yilan olarak kalbi isiriyor.