Bir mühendis olarak felsefenin, teknoloji ile gelen potansiyel riskleri tespit ve güvenli gelecek inşa etmedeki yerini daha iyi anladım. Sadece algoritma ve kodlama öğrenerek çok dar bir bakış açısı oluyor. Böyle kitaplar bakış açısını genişletiyor insanın. Kitap şu soruları araştırıyor;
Süper zeka nedir? Neler yapabilir? Nasıl oluşturulabilir? Yapay zeka son gelişmelere göre hangi kapasitede çözümler üretiyor? Yapay zeka süper zeka haline ne zaman gelir? Birileri bir yerlerde gizlice oluşturuyor olabilir mi? İnsanın düşünme kapasitesini çok aştığında nasıl davranır? İnsan süper zekalaştırılabilir mi? Bizi bekleyen potansiyel tehlikeler neler olabilir? Bunlara nasıl önlemler alınabilir? Bir süper zekayı programlarken hangi nihai hedeflere göre programlanmalıdır? Bu nihai hedefler ne kadar anlaşılır durumda?
Benim aklıma getirdiği sorular;
Bizim nihai hedeflerimiz neler? Bizi yapay zekalı bir robottan ayıran şey ne? Eğer bu hızla teknoloji gelişmeye devam ederse 10 15 yıl sonra biz ne yapıyor olacağız? Okuduğumuz okulun öğrendiğimiz dillerin bir anlamı kalacak mı? Gelecekte en değerli şey ne olacak?
Kitap güzel ama şunu söylemeden edemeyeceğim, çeviri çoğu yerde can sıkıcı. Zaten zor olan kitabı gereksiz az bilinen kelimelerle daha da zorlaştırmış. Ayrıca bazı uzun, bol virgüllü cümleler direk ingilizce kalıbıyla çevrilmiş. Cümle sonuna kadar başı unutuluyor. Algoritma anlatıldığı bölümler Osmanlıca ile karmaşıklaştırılmış. Tam amaç nedir anlamadım. Yine de eline sağlık, sonuçta bayağı zor bir kitap çevirmiş çeviren.
