O gece bu cennet vatan, gözü dönmüş hainlerin saldırısına uğradı. Askeriyle, polisiyle, siviliyle yüzlerce şehit verildi. Binlerce demokrasi gazisi elini, kolunu, bacağını feda etti.
O gece, çocuğunu, eşini, annesini, babasını bile düşünmeden “an vatana sahip çıkma anıdır” diyerek meydanlara koşan bu toprakların bağrından yetişen sayılarca vatan evladı kahramanlık destanı yazdı.
O gün, askeri, polisi ve vatandaşıyla hainlere karşı direnen milletimiz, yeniden bir destan yazdı.
O tankların önünde göğsünü siper eden ninelerimiz, dedelerimiz kadar, çocuklarımız ve gençlerimiz vardı. O tankların altına yatan yiğit vatandaşlarımız vardı.
Bu topraklara sevdalı 80 milyonuyla tek yürek olan millet, o akşam darbeye karşı darbe yaptı!
Darbeye karşı darbe yapan başka bir millet daha dünyada var mıdır?
İşte onlar bu ülkenin gerçek sahibi…
Peki, kimdi bu vatan aşığı kahramanlar? Kimdi bu “vatan, ezan, bayrak” kutsalı uğruna ardına bile bakmadan metalden canavarlara karşı bu naçiz bedenlerini siper edenler?
Onlar, asker kılığına girmiş vatan haini teröristlerin topuna, mermisine, tankına göğüslerini siper ederek hainleri başarısızlığa uğratan kahramanlar…
Onlar, canları pahasına hainlere karşı bedenlerini demokrasi kalesinin tuğlaları olarak feda ettiler.
Onlar hep beraber TÜRKİYE oldular.
Onlar, şimdi göğüslerindeki kurşun yaraları birer gül destesine dönüşmüş, Rabbi’nin katında en yüksek makamlara ulaşmış vatan şehitleri…
Hepsini rahmetle anıyoruz…
Bu vatan sizlere minnettardır…
“Allah yolunda öldürülenlere ‘ölüler’ demeyin. Hayır, onlar diridirler. Ancak siz bunu bilemezsiniz.” (Bakara, 154)
(Arka Kapaktan)