Tanrı Belki Esirger Aşkı

Yehuda Amihay

En Eski Tanrı Belki Esirger Aşkı Gönderileri

En Eski Tanrı Belki Esirger Aşkı kitaplarını, en eski Tanrı Belki Esirger Aşkı sözleri ve alıntılarını, en eski Tanrı Belki Esirger Aşkı yazarlarını, en eski Tanrı Belki Esirger Aşkı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
babamın öldüğü yaşa yaklaşıyorum
Yaşlandıkça, yaşamı, zamanın ritmine ve süresine daha az bağımlı olur insanın. Karanlık bazen kucaklaşan iki kişinin tam ortasına düşer; bir aşk ilişkisi sürerken bitiriverir yaz, aşk güze doğru yol alırken ya da bir adam bir konuşmanın orta yerinde birdenbire ölüverir ve kalakalır sözcükleri her iki tarafta birden ya da aynı yağmur hoşçakal diyerek çekip gidenle hoşçakal diyerek kalanın üzerine yağar ya da tek bir düşünce şehirler ve köyler ve ülkeler boyunca dolaşır seyahat eden birinin kafasında.
Reklam
ONA GÜVENEBİLİRSİN Sevincin anası atası yoktur. Hiçbir sevinç bir öncekinden öğrenmez ve mirasçı bırakmadan ölür. Ama urun bir geleneği vardır acının, elden ele, kalpten kalbe devredilen. Ne öğrendim babamdan? Katıla katıla ağlamayı, kahkahayla gülmeyi ve günde üç kez dua etmeyi. Ne öğrendim annemden? Çenemi ve yakamı, dolabımı, düşümü, bavulumu kapamayı, her şeyi yerli yerine koymayı ve günde üç kez dua etmeyi Şimdi kurtuldum derslerden. Saçlarım boydan boya tıraşlı, İkinci Dünya Savaşı'ndaki askerler gibi, yani kulaklarım sadece kafatasımı değil tüm göğü ayakta tutmakta. Ve "Ona güvenebilirsin" diyorlar benim için şimdi. Dönüştüğüm şey bu işte! Bu kadar dibe vurdum! Sadece beni gerçekten sevenler biliyorlar ötesini.
Ve öksüz yetimlerin feryatları bir nesilden diğerine aktarılır, bayrak yarışındaki gibi: sopa asla düşmeyecektir yere.
Sonsuz huzur dilerim, yaşayanlara hayatta, ölülere ölümlerinde. Ve çocukluğunu herkesten iyi hatırlayan kazanacaktır, kazanılacak olan neyse. 1924'te doğdum. Benim yaşımda bir keman olsaydım en iyilerden biri olmazdım. Şarap olsaydım ya birinci kalite ya sirke olurdum. Köpek olsaydım çoktan ölmüştüm. Kitap olsaydım şimdiye kadar ya çok pahalanmış ya da fırlatılıp atılmıştım. Orman olsaydım genç, makine olsaydım gülünç olurdum. Insan olarak ise, yorgunum, ölesiye. 1924'te doğdum. Insanları düşündüğümde, sadece benimle aynı yıl doğanları düşünüyorum. hastane ya da karanlık evlerde, her neredeyse artık. anaları benimkiyle beraber doğum sancısı çekenleri. Bugün, doğumgünümde, vakur bir dua okumak isterdim sizlere umutlar ve hayal kırıklıklarının yüküyle hayatları kararmış olanlara, hareketleri gitgide küçülen ve tanrıları katbekat büyüyenlere- umutlarımın kardeşlerisiniz hepiniz, kederimin yoldaşları
Geri14
45 öğeden 41 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.