Tanrı ve Bilim

Jean Guitton
Bilimin azı Tanrıdan uzaklaştırır, ama çoğu, ona götürür. LOUIS PASTEUR
Bilimin azı Tanrıdan uzaklaştırır, ama çoğu, ona götürür. -----LOUIS PASTEUR-----
Reklam
Evren geniş bir düşüncedir. Her parçacıkta, her atomda, her molekülde, her madde hücresinde, hiç kimsenin haberi olmadan yaşayan ve çalışan "her yerde hazır ve nazır" bir şey vardır.
Tanrı'nın kozmik tozları ve atomları olan bizler hepimiz sonsuzluğu avucumuzun içinde tutuyoruz.
Sayfa 109Kitabı okudu
Yaratılışın başlangıcında rastlantısal olay yoktur, rastlantı yoktur, ama düşünebileceğimiz her şeyin son derece üstünde bir düzen derecesi vardır: Fiziğin değişmezlerini, ilk koşulları, atomların davranışlarını ve yıldızların yaşamini belirleyen üstün bir düzen. Güçlü, özgür, sonsuza dek varolan, gizemli, gizli, görünmeyen, duyarlı bu düzen her zaman oradadır, öncesiz - sonrasızdır, olayların gerisinde, evrenin üstünde çok uzaklarda, ama her parçacığın içinde hazırdır.
Reklam
Tümümüz sonsuzluğu avucumuzun içinde tutuyoruz.
Sayfa 101Kitabı okudu
Bizler Tanrı'nın imgesinin kendisiyiz. Biraz da her insan tanrısal bütünlüğün imgesidir.
Sayfa 108Kitabı okudu
" Nasıl oluyor da amaçsız bir enerji akışı dünyaya yaşamı ve bilinci yayabiliyor? "
Reklam
"Tüm bildiklerimizin kökeni hiçlik görünümündeki sonsuz bir enerji okyanusunun içindedir."
Daha önce tüm söylenenlere bakarak, evreni gizli şifre ile verilmiş bir mesaj, tam da çözmeye başladığımız bir tür hiyeroglif gibi düşünebiliriz. Peki ama bu mesaj neyi içeriyor? Her atom, her parça, her toz tanesi evrensel bir anlamı olduğu ölçüde vardır. Kozmik şifre de şöyle çözülüyor: Once madde sonra enerji, en sonunda da bilgi. Otede başka bir şey var mı? Evrenin bir gizli mesaj oldu ğu düşüncesini kabul edersek, bu mesajı kim yazmıştır? Bu kozmik şifrenin gizi bize yazarı tarafından zorla benimsetildiyse, şifreyi çözme girişimlerimiz, içinde bu yazarın kendisi hakkındaki bilgiyi yinelediği bir tür örgü, bir tür gitgide daha net gösteren ayna oluşturmuyor mu? Henri Bergson bu dünyadan göçeli yarım yüzyıl oldu. Tüm filozoflar gibi o da en son soruyu hiç aklından çıkar mayarak, şu tuhaf sözü mırıldanmıştı: "Evren bir tanrı üretme makinesidir..." Bu, onun son filozof soluğu oldu.
Sayfa 125Kitabı okudu
J.G.- İnsan neredeyse fotonların bir tür basit bilinçleri olduğunu sanıyor; bu da bana ister istemez Teilhard de Chardin'in görüşünü anımsatıyor. Ona göre evrende her ey, en küçük parçacık bile, belli bir ölçüde bilince sahiptir.
I.B.- "Tin" dediğimiz şeyi maddede bulmak için, sonucu yıllardan bu yana bir giz olarak kalan şaşırtıcı bir deneyden yararlanarak, kuantumun o garipliği içine gireceğiz. Daha önce hakkında birkaç söz söylediğimiz bu de ney "çift yarık deneyi" adıyla tanınmıştır: Kuantumlar kuramının temel öğesini oluşturmaktadır.
G.B.- Bu noktada şu soruyu sormak gerekiyor: Evren aşkın bir Varlık'ın varoluşuna dayanıyorsa, bu Varlık'a nasıl ulaşmalı? Gerçekten bu evrenin derin özünden kopmuş durumda değil miyiz?
Sayfa 115Kitabı okudu
Resim