Tanrı'nın Yeryüzündeki İşaretleri
Annemarie SchimmelTanrı'nın Yeryüzündeki İşaretleri Sözleri ve Alıntıları
Tanrı'nın Yeryüzündeki İşaretleri sözleri ve alıntılarını, Tanrı'nın Yeryüzündeki İşaretleri kitap alıntılarını, Tanrı'nın Yeryüzündeki İşaretleri en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
" Göklerin, yeryüzünün yaradılışında, gece ve gündüzün art arda gelişinde akıl sahipleri için işaretler vardır. "
Kabalcı Yayınları - Âl-i İmrân Suresi 190.Ayet
" Dört kitabın manası bir eliftedir*; elif alfabenin ilk harfidir ve sayısal değeri ile Bir ve Tek Allah'a işaret etmektedir. "
Kabalcı Yayınları - *Yunus Emre
Dikkat etmeli ..
" En sık kullanılan -bu nedenle de biraz aşındırılan- yemin kalıbı Vallahi'dir. (...) "
Kabalcı Yayınları
" (...) Tanrı hiçbir şeye benzemeyendir, insan düşüncesi ve insan tarafından idrak edilebilme imkanının ötesinde bulunur. "
Kabalcı Yayınları
" Her ne düşünürsen düşün, hepsi de yok olup gider. Düşünceye gelmeyen ise ancak Allah'tır. "
Kabalcı Yayınları - Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî
" Ruh ve nefs, insanların ulvi hakikatlere ulaşmalarını temin eden gerçek manevi yönler olarak merkezidirler, fakat beden de bu hayat için kaçınılmazdır. Beden dört unsurdan yaratılmıştır ve bileşik olan her şey gibi o da yok olacaktır: toprağa dönecektir, fakat Kıyamet günü yeniden diriltilecektir.
(...) Ruh ve nefs, bu iki terimin de havayla ilgili çağrışımları vardır: ruh ve rih, yani 'rüzgar' ile nefs ve nefes: bu nedenle 'can kuşu,' yani insanoğlunun havaî, uçan parçası şeklindeki yaygın simgenin yanı sıra, nefsin aracı olarak önemi de anlaşılabilir. "
Kabalcı Yayınları
" (...) Firaset sahibi olmayanlar, aynanın yalnızca süslenmiş arka yüzüne hayran olurlar (ortaçağ çelikaynaları genellikle sanatsal bir biçimde süslenirdi); onlar, aynanın ezeli güzelliği yansıtan yüzünü idrak etmeden, 'dünyadan' zevk alırlar. "
Kabalcı Yayınları
" Yoldaki tehlikelerden birisi, insanın elde ettiği olağanüstü nimetlerle gururlanmasıdır. "
Kabalcı Yayınları
" Alem, uyuyanın gördüğü bir düş gibidir. "
Kabalcı Yayınları
" Ne zaman ki sonsuzlukta aynı dönence kendini sonsuz yineleyerek akar,
ne zaman ki bin açılımlı kubbe
İçiçe geçerek kapanır tüm gücüyle
o zaman her şeyden yaşama sevinci çağıldar,
en büyük ve en küçük yıldızlardan,
ve ne varsa atılım ve boğuşma adına,
sonsuz bir huzura dönüşür Tanrı'nın katında. "
Kabalcı Yayınları - Johann Wolfgang von Goethe
" Bu kadar yaşlı olsam bile Medine'ye gidiyorum
orada, aşk ve neşe dolu şarkımı söylemeye,
tıpkı ıssız gecedeki bir kuş gibi
yuvasını düşündüğünde kanatlarını yayan "
Kabalcı Yayınları - Muhammed İkbal (Hicaz Armağanı, 1938)
Bu evde iki ben'i alacak yer yoktur..
" Birisi geldi, bir dostun, bir sevgilinin kapısını çaldı. Sevgilisi içerden
'Ey güvenilir kişi, kimsin?' diye eslendi.
Kapıyı çalan 'Benim' deyince, sevgili 'Git' dedi. 'Senin için içeri girme zamanı değildir. Böyle, bir manevi nimetler sofrasında ham kişinin yeri yoktur.'
Ham kişiyi, ayrılık ve firak ateşinden başka ne pişirebilir? Nifaktan, iki yüzlülükten onu ne kurtarabilir?
O zavallı adam kapıdan döndü, tam bir yıl yollara düştü, sevgilisinin ayrılığı ile yandı, yakıldı.
O yanık aşık ayrılık ateşi ile pişerek döndü geldi, dostu evi etrafında yine dolaşmaya başladı.
Ağzından sevgiliyi incitecek bir söz çıkmasın diye, yüzlerce korkuyla yüzlerce defa edebi gözeterek kapının halkasını vurdu.
Sevgilisi içerden 'Kapıyı çalan kimdir?' diye bağırdı. Adam 'Ey gönlümü almış olan! Kapıdaki de sensin" cevabını verdi.
Sevgilisi 'Madem ki şimdi sen bensin, ey ben olan, benden ibaret olan, içeri gir. Bu ev dardır. Bu evde iki ben'i alacak yer yoktur.' "
Kabalcı Yayınları - Şefik Can çevirisi, Divan-ı Kebir Seçmeler, c.1, Ötüken, 2000
Yozlaşmış 'incelikler'..
" (...) Müslümanların domuza ve domuz etine karşı bu derin ve köklü tepkileri ortadayken, çocuklarının İngiltere ve Amerika'daki okullarda sevimli bir biçimde resmedilmiş 'üç küçük domuzcuk' hakkındaki çocuk şarkılarını öğrenmek zorunda kalmaları veya onlara bazen domuz biçiminde masum badem ezmeleri sunulması anne babalar için gerçek bir kültür şoku olmaktadır. "
Kabalcı Yayınları
" Bütün çiçekler ve yapraklar sessizce Allah'ı tesbihle meşguldürler; çünkü 'Yeryüzünde hiçbir şey yoktur ki, Allah'ı tesbih etmesin' (Sure 59:24) "
Mahlukatın bitimsiz hamd duygusu en duyarlı ifadesini, tekkeye çiçek getirmeleri için müritlerini dışarı yollayan Türk süfi Sünbül Efendi'nin (onaltıncı yüzyıl) hikayesinde bulur. Bütün müritler güzel buketlerle geri dönmüşlerken, içlerinden birisi, Merkez Efendi, şeyhine yalnızca solmuş küçük bir çiçek getirmiştir; bunun nedeni olarak da 'Diğer bütün çiçekler Allah'ı tesbih etmekle meşguldüler, onlara engel olmak istemedim; yalnızca bu zikr'ini tamamlamıştı, ben de onu getirdim,' demiştir. "
Kabalcı Yayınları
" Kelime-i şahadet'i söylemek bir karara varmak demektir. "
Kabalcı Yayınları