Tarih Tıbbı Konuşturdu
Talha UğurluelTarih Tıbbı Konuşturdu Sözleri ve Alıntıları
Tarih Tıbbı Konuşturdu sözleri ve alıntılarını, Tarih Tıbbı Konuşturdu kitap alıntılarını, Tarih Tıbbı Konuşturdu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Nihayetinde kadının fendi erkeği yendi
Taş olsam yandım idi. Toprak oldum da dayandım.
Meşhur aşıklarımızdan Aşık Veysel, çocukluğunda geçirdiği çiçek hastalığı dolayısı ile iki gözünüde kaybetmiştir.
Sayfa 90
Aksine fink fink geziyor millet.
Dünya tarihinin bilinen ilk karantina tavsiyesi Hz. Muhammed'e (sav) aittir. O günlerde dünya insanlığını kasıp kavuran Taun (veba) hastalığına karşı 1500 sene evvel sarf ettiği şu sözler şaşırtıcıdır: "Bir yerde taun çıktığını işitirseniz oraya gitmeyiniz, bir yerde taun çıkar ve siz de orada bulunursanız oradan dışarı çıkmayınız."
İslâm tıbbında çiçek hastalığının çok erken dönemde hem bulaşıcı olduğu, hem de bağışıklık oluşturduğu bilinmekteydi. Nihayetinde
ilk çiçek aşısı da bu coğrafyada Müslüman hekimler tarafından kullanılmıştır.
Vücuda elektrik vererek öldürmenin yaygın olduğu günümüzde, özellikle Amerika'da daha çok ilaç verilerek idam cezası uygulanmaktadır.
Ama dostu kadar düşmanı da vardı.
Ölüm cezaları insanlık tarihi kadar eski olup bu konuda nice yöntem icat edilmişti.
diyabette genetik geçişin olduğu bilinmektedir.
Piramit içine yerleştirilen hububat kesinlikle güvelenmiyor, ekmek bile küflenmiyordu.
Dağlı Yemenliler tabiat şartlarının da etkisi ile bir hayli sert ve kolay kolay emir altına girmeyen ilginç bir kişiliğe sahiptir.
Osmanlı tarihinde bilinen ilk çiçek aşısı, 1630'da istanbul'da yapılmıştır.
Yahudiler, Hz. Musa'nın şeriatını bir hayli değiştirmişler ve kendilerince oluşturdukları bir takım akidelerle fırkalar halinde birbirlerinden ayrılmışlardı.
Avrupa Tarihi'nde yüz karası işkence metotlarının uygulandığı en önemli zamanlardan biri de, Protestanların sindirilmeye çalışıldığı dönemdir.
Güçlü olan zayıf olana, zalim olan mazlum olana baskı yapmayı, kendi kuralları doğrultusunda hasmına işkence etmeyi ve onu sindirmeyi her zaman kendisine vazife olarak görmüştür.