Tavan Arası

İskender Pala

Tavan Arası Gönderileri

Tavan Arası kitaplarını, Tavan Arası sözleri ve alıntılarını, Tavan Arası yazarlarını, Tavan Arası yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Bir rivayete göre Bizans kralı Konstantin’den bir manda derisi kadar yer istemiş, o muvafakat edince de irice bir mandanın derisi saraçlara ince bir sicim şeklinde kesitirip bir uçtan diğerine Rumeli Hisarı arazisini ölçerek sözünde durmuş. Garip tecellidir ki, asırlar sonra İstanbul’da Hıristiyanların özel mülkü olan yer de yine bu arazidir. Osmanlının son dönemlerinde Hisar çevresindeki bu bölge tamamen Ahmet Vefik Paşa’nın arazisi imiş. Paşa ömrünün sonlarında ciddi biçimde maddi sıkıntılara düşünce papazlar yine kapısını çalıp araziyi kendilerine satması teklifini yinelemişler ve şimdiki Boğaziçi Üniversitesi’nin bulunduğu araziyi, sahilden ta Hisar’ın sırtlarına kadar Robert Kolej’e satmaya razı olmuştur. Papaz ve ruhanî liderlerin bu arazi için ısrarcı davrandıklarını ve “Osmanlılar Bizans’ı ilk defa buradan başlayarak elde ettiler; biz de aynı yerden başlayarak Osmanlı’yı ele geçireceğiz” dedikleri rivayetler arasındadır.”
Sayfa 305Kitabı okudu
“Nazm kelimesi “ipliğe inci dizme”nin adıdır. Bu durumda manzume yazan kişi bir sarraf titizliğiyle iş görüyor demektir. Onun malzemesi söz cevheridir.”
Sayfa 276Kitabı okudu
Reklam
“Âşık, sevdiği insanın adına hâlel getirmemek için sevde bahrinin merkezine kendisini koyar ve aşkın bütün acılarına talip olur. Ona göre aşk, her şeyden evvel bir sır -ki bu uğurda ser verilir- olup neticesi de elemdir. Elem çekmeyince -ki o da aşkın yegâne gıdasıdır- aşk yalnızca bir ilgi olarak kalır. Elemin iptidası, içe yönelmek, başkalarından ayrı bir hayal dünyası kurup orada sevgiliyle birlikte olmaktır. Buna ister melâl diyelim, ister melânkoli, her hâl ü kârda aşkın yolu özgelikten, ayrıcalıktan ve dolayısıyla gizlilikten geçer. ..Eski aşkları asil yapan, sanırız biraz da aşk u alâkanın gizliliği ve daima edep sınırlarında kalmasıymış.”
Sayfa 246Kitabı okudu
“Konfüçyüş’e sormuşlar: - Bir memleketi yönetmeye çağrılsaydınız yapacağınız ilk iş ne olurdu? Büyük filozof şöyle cevap vermiş: - Hiç şüphesiz dili gözden geçirmekle işe başlardım. Zira dil kusurlu olursa kelimeler düşünceyi iyi anlatamaz. Düşünce iyi anlaşılmazsa vazifeler gereği gibi yapılamaz. Vazifeler gereği gibi yapılmazsa töre ve kültür bozulur. Töre ve kültür bozulursa adalet yanlış yola sapar. Adalet yoldan çıkarsa, şaşkınlık içindeki halk ne yapacağını, işin nereye varacağını bilemez. Galiba şimdi tam da bu devirlerdeyiz.”
Sayfa 149Kitabı okudu
“Gelin bugün yanalım, yarın yanmamak için, Ölelim ölmez iken, yine ölmemek için.” -Yunus Emre
“Ey Mecnunluk iddiasında bulunan! Sevgilinin mahallesinden uzak dur, kendini sakın oradan. Yoksa sen, seher yola giren aşığın hemen o gece Leyla’da akşamlayacağını mı sanıyorsun?..”
Reklam
255 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.