Kafamın içine ne kadar gereksiz şeyler sıkıştırmışım,
Ne kadar anlamsız, ne kadar boş, ne kadar gereksiz.
Ve hepsi de bir o kadar sessiz, bir o kadar sensiz.
Oysa ben Stockholm Sendromu hiç yaşamadım.
Ne zaman caddeye toparlayarak çıksam,
Beni bakışlarıyla her gün yüzlerce kez öldürmeye çalışan bu topluma zerre âşık olmadım.