Terörizm bağlamında öteden beri yoğun etkileşim gösteren insancıl hukuk insan hakları arasındaki temas noktaları 11 Eylül 2001 saldırılarından itibaren artmış ve özel bir önem kazanmıştır. Artık, teröre karşı savaş dünya ölçeğinde cereyan etmekte ve insancıl hukuka dair sorunlar tüm dünyada tartışılmaktadır. Diğer yandan, teröre karşı oluşan sorunlardan kendini soyutlayacak bir devlet düşünmek güçleşmektedir. Klasik uluslararası hukuk devletin bir başka devlete yönelik şiddet ve -bu arada- terör eylemlerini yasaklarken özel yetki alanına girildiği için kendi ülkesindeki davranışlara müdahaleden kaçınmaktaydı. Devletin bu dokunulmaz alanından insan haklarının dışlandığı günümüzde ise terörizm sorunları çok boyutlu olarak uluslararası hukukun gündeminde yerini almaktadır. Güvenlik sorunları ile insan hakları arasındaki ters orantı ilişkisi, insanlığın yaşamakta olduğu küresel olağanüstü hal döneminde karşılaşılan insan hakları sorunlarının ciddiyetin ortaya koymaktadır.
