Osman Balcıgil’in diğer kitaplarının aksine bu kitabında konu ve aksiyon ilk sayfadan başlıyor. Kitap, Mustafa Kemal’e suikast girişimini ihbar etmesiyle başlıyor ve olaylar sürekli bir akış halinde hız kesmeden devam ediyor.
1926 Haizran’ında başlıyor ve o günden itibaren yirmi yıllık süreçte gündemi en çok meşgul eden suikastlar, genç Türkiye gerçekleri, diplomatlar, casuslar, sığınmacılar, iş insanları, politikacılar ve Naziler, Hitler gibi konuları yormadan, detaylı ve destekleriyle ustalıkla anlatmış. Özellikle İkinci Dünya Savaşı ekseninde Nazileri ve Yahudileri hep başka ülkerin açısından okuduk, bir de Türkiye’de bu dönemde neler olduğuyla bilmek, Türkiye’nin tutumu ve bu tutumdaki Ters Kanatlı Şahin’in görevlerini bilmek çok çarpıcıydı.
Kitaba ismini veren Ters Kanatlı Şahin bir örgüt hem de casusluk örgütü. Bu örgüt O’nun tarafından özellikle kurulmasını istediği ve birinci adam konumunda olan hem ülke içini hem de ülke dışını kontrol etmeyi amaçlayan bir oluşum.
Bu oluşumun maceralarını okurken kahramanlarımız tabi ki bir çoğunu tanıdığımız bir çoğuyla tanıştığımız (bu kısımda kendi adıma konuşmuş olabilirim belki siz biliyorsunuzdur) tarihi kişiliklerden oluşuyor.
Tarihi kitapları içinde kurgu ile veren eserlerden okurken daha çok zevk alıyorum. Bu anlamda Osman Balcıgil’in bu kitabını çok başarılı buldum.
