Esrârü't-Tevhidi

Tevhidin Sırları

Muhammed İbn Münevver

Tevhidin Sırları Posts

You can find Tevhidin Sırları books, Tevhidin Sırları quotes and quotes, Tevhidin Sırları authors, Tevhidin Sırları reviews and reviews on 1000Kitap.
Altınların geliş sebebi Şeyh Ebu Sait nişabur'da bulunduğu sırada özel hizmetkârı Hasan El mueddib herkesten borç almış ve dervişlere harcamıştı borçların nin ödenmesi biraz gecikince alacaklılar paralarının ödenmesini istediler Bir gün hepsi toplanıp hankahın kapısına dayandı. Şeyh Hasan'a: Söyle, içeri girsinler" dedi. Hasan onları içeri aldı. İçeri girince şeyhe saygılarını sundular. Bu esnada hankahın önünden geçen bir çocuk, "Helva, helva" diye bağırmaya başladı. Şeyh, "Bu satıcıyı çağırın” dedi. Satıcıyı getirdiler. Şeyh “Ne kadar helvan varsa tart" dedi. Satıcı hepsini tartip dervişlerin önüne koydu, dervişler de yiyip bitirdiler. Küçük satıcı, "Para vermeniz lazım" dedi. Şeyh, "Gelecek" dedi. Bir süre geçtikten sonra çocuk tekrar parasını istedi ama şeyh yine aynı şekilde cevap verdi. Çocuk, “Ustam beni döver" dedi ve başladı ağlamaya. Tam bu sırada bir kişi hankahin kapısından içeri girdi ve içinde altın bulunan bir keseyi şeyhin önüne koydu ve, "Bunu falan kişi gönderdi ve kendisini hayır duayla yâdetmeni rica etti" dedi. Şeyh, Hasan'a, "Keseyi al ve parayı alacaklılara dağıt" dedi. Hasan altınlari alıp helva satıcısı çocuğun parası da dahil olmak üzere bütün alacaklıların paralarını ödedi. Geriye hiçbir şey kalmadı. Zaten daha fazlası gerekli de değildi. Şeyh buyurdu: Bu altının geliş sebebi şu çocuğun göz yaşıdır. Tevhid'in sırları sayfa 145
"Yastığa Değil Ahlâka Bak" Yine aynı günlerde Şeyh Abdullah bir kere şeyhi ziyarete gelmiş, onun dört yastığa dayanıp oturmakta olduğunu görünce içinden buna karşı çıkmıştı. Bunun üzerine şeyh, "Dört yastığa bakma, ahlâka ve karaktere bak” dedi. Şeyh bu özlü ifadeyle meselenin esasını ona göster- miş ve şunu anlatmıştı: Önemli olan kişinin dış yüzü değil, iç yüzüdür; çünkü Allah kişilerin şekillerine ve dış davranışlarına değil gönüllerine ve niyetlerine bakar. Şeyhin bu uyarısı üzerine Şeyh Abdullah'ın bu konudaki muhalefeti de sona ermiş, tövbe etmiş, bir daha şeyhe hiç itiraz etmemeye karar vermişti. Tevhid'in sırları sayfa 135
Reklam
Hasan anlatıyor: Aşhaneye gittim, aradım taradım bir şey bulamadım. Dönüp geldim ve, “Hiçbir şey bulamadım” dedim. Şeyh tekrar dikkatli bir şekilde araştır, dedi. Araştırdım ama bir şey bulamadım ve, “Ey şeyh hiçbir şey yok” dedim. Şeyh yine beni araştırmaya gönderdi. Bu sefer bir somun buldum ve şeyhe getirdim. Uyuyabilmem için bunu birine ver, dedi. Somunu elden çıkarınca şeyh uyuyabildi. Tüm meşâyihin sünneti şöyledir: Bir gün ellerine geçen zuhuratı o gün harcarlar. Ertesi güne az ya da çok bir şey bırakmazlar. Bunu yaparken Hz. Muhammed Mustafa’nın [sallallahu aleyhi vesellem] yolunu izlerler. Bir gün Bilâl-i Habeşî’nin [radıyallahu anh] zâviyesine gitmiş, kırık bir testinin üzerinde kuru yarım bir somun görmüş ve sormuş: Yâ Bilâl! Bu yarım somun ne böyle? Bilâl, “Ey Allah Resûlü! Kuru bir somun vardı. Yarısıyla dün gece orucumu açmıştım, diğer yarısını da bu akşam için alıkoydum” dedi. Resûlullah [sallallahu aleyhi vesellem] buyurdu: Ey Bilâl! Harca, arşın sahibi rızkını azaltır diye tasalanma! Tevhidin Sırları [Esrârü't Tevhîd] / Sayfa 147
Şeyh anlatıyor: Ebu Bekir Vâsıti şöyle demiş: Güneş, pencereden odaya düşünce bazı zerreler gözükür, rüzgâr esince bu zerreler ışık ortamında ha­reket ederler. Bu zerrelerden hiç korkar mısınız? Kesinlikle hayır, dediler. Dedi ki: Tüm âlem de tevhit ehli bir kulun kalbinin önünde, rüzgârın önün­deki zerre gibidir!
Ya ilâhî, bizden sana ulaşan her şey için estağfirullah, senden bize ulaşan her şey için elhamdulillah.
Sayfa 344 - Semerkand YayınlarıKitabı okudu
Her kişinin değeri kalbine göredir; çünkü şekil sedeftir, kalb ise onun içindeki incidir.
Sayfa 341 - Semerkand YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Sana, benliğinden daha fazla zorluk ve sıkıntı veren bir şey yoktur.
Sayfa 328 - Semerkand YayınlarıKitabı okudu
Sağlıklı bir amel için seçilmiş dört söz:
Tevrat’ta: Kanaat eden doyar. İncil’de. : İnzivaya çekilen selâmete erer. Zebur’da: Susan kurtulur. Kur’an’da: Kim Allah’a tevekkül ederse o O’na kâfidir. (bak. Talâk 65/3)
Sayfa 317 - Semerkand YayınlarıKitabı okudu
Şeyh Ebû Said:
Halkın zahmet çekmesinin sebebi zamanından önce işlerin gerçekleşmesini istemeleridir.
Sayfa 319 - Semerkand YayınlarıKitabı okudu
25 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.