Tanrıların Tohumu okumakta en çok zorlandığım Wells kitabı oldu. Genellikle sürükleyici anlatım ve merak uyandıran gelişmelerle gerektiğinde uykusuzluğa seve seve boyun eğdiğim, alıştığım Wells üslubunu bulamadım bu kitapta. Sanıyorum ki böyle olmasının sebeplerinden biri konuyu bölen, kesintili cümlelerle(hatta sözcüklerle) kurulmuş diyaloglarken diğer bir sebep de çeviriydi. Baskı hatası mı tamlama yanlışına sebep oldu, çeviride mi öyleydi yoksa Wells mi yaptı bilemediğim unsurlar okuma zevkimi sıkça böldü.
Konu açısından ise aksine oldukça iyiydi. Wells'in hayal gücünü, öngörüsünü çok seviyorum. Kitabın başlarında bir önceki okuduğum kitabın da etkisiyle olsa gerek sık sık GDO'lu gıdaları, hormon basılmış tavukları; bunları yedikçe şişmanlayan, irileşen bizleri düşündüm. Kitapta da Tanrıların Tohumu ile yaratılan dev insanlar ve onların karşısındaki küçük(yani normal) insanlar konu edilmişti. Elbette Wells bunu sadece vücut iriliği ile sınırlandırmamış, bunun psikolojik ve toplumsal boyutlarını da ele almıştı.
Bilimin yararları tartışılmaz ama Wells bu kitabında da yeterince araştırılmadan, sonuçları yeterince test edilmeden, ön görülmeden piyasaya sunulan herhangi bir buluşun insanlığa ve toplum hayatına zarar verebileceğini hatırlatmış.