Home
Search
What to Read?
Sign In
Sign Up
Shopping
Explore
Books
Authors
Readers
1000Kitap Android ApplicationFREE – Download from Google Play
1000Kitap iOS ApplicationFREE – Get it from App Store
©2024 · 1000Kitap Web Application · 2.37.31
The Pearl
John SteinbeckHigh Rated The Pearl Reviews
You can find High Rated The Pearl quotes, high rated The Pearl book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.Score
8.1Out of 10
Siz Kino' nun başına gelenleri duydunuz mu?
Siz Kino ve ailesinin hikayesini bilir misiniz? Bizim hikayemizde Kino' nun ailesi, başka hikayelerde başka karakterlerin hikayesi. Birçok şehrin, kasabanın ya da köyün Kino' nun hikayesini andıran hikayesi vardır. Yıllarca dilden dile dolaşan. Diğer kahramanlar, dünyanın en büyük incisini bulmasa da bulduklarının başlarına gelecek en büyük
İnci, Yüzük, İnsan ve Güç
John Steinbeck 1962’de Nobel kazanmış değerli bir yazar. Hayatını kazanmak için çabalamış, birçok işte çalışmış, kitaplarında da çok iyi bir şekilde yansıttığı hayatın acımasız gerçeklerini tecrübe etmiş. Ki zaten böyle bir birikime sahip olmayan birinin, insanı bu denli etkileyebilecek eserler yazabileceğini düşünmüyorum… Steinbeck, kendi
İNCİ İNCELEMESİ - Dikkat spoiler içerebilir!
This text has been automatically translated from Turkish. Show Original
Grapes of Wrath is the third book I have read by the author, after Of Mice and Men. This book is also simple and understandable. And again, when the book is finished, you wonder "what kind of ending is that?" situation happens.
The subject of the book is the events and changes that take place around Kino, an Indian pearl hunter, who finds a very large and valuable pearl at a time when he needs money.
I wish you a pleasant reading and thank the 1K team for offering us such a beautiful medium.
This text has been automatically translated from Turkish. Show Original
This is the third book by John Steinback that I have read and I loved it again. As the name suggests, the subject of the book is the story of the priceless, most beautiful pearl in the world, extracted from the depths of water.
Sometimes the opportunities we come across may not be good for us, they can change our lives and turn us into completely different people. Maybe what's beautiful is what we have.* Bir şeyi fazla istemek iyi değildir. Bazen şans ters dönebilir yoksa. Ayarında istemeyi bilmeli kişi.
Yaşanılan bölgede insanlar denizden buldukları incileri satarak hayatlarını devam ettiriyorlar. Oldukça fakir bir çift var. Bir gün bebeklerini akrep sokması sonucu doktora gidiyorlar. (yoksulların eve doktor çağırması inanılmaz lüks bir durum). Doktor paraları olmadığı için bebeği tedavi etmeyi kabul etmiyor. Aile denizden o zamana kadar kimsenin bulamadığı efsane büyüklükte paha biçilmez bir inci buluyor. Bütün kasaba günlerce incinin büyüklüğünden, yoksul ailenin nasıl zengin olacağından söz ediyor, incinin ünü şehre kadar yayılıyor. Bu olaydan sonra yaşananlar insanların para uğruna nasıl değişebilecekleri, neler yapabilecekleri, daha çok para hırsının hiçbir zaman iyiliği getirmediğini anlatıyor bizlere. İnci yüzünden hayatları alt üst olan bir ailenin dramatik sonlu öyküsü.
Steinbeck’in hayatıma kattığı bir muhteşem eser daha.Ayrıca çevirisi de Tomris Uyar’a ait. Zengin-fakir ayrımı, adaletsizlik, hırs gibi aşina olduğumuz ve maalesef her yerde hep gördüğümüz konuları barındıran bu kitap, beni uzun bir süre etkisinde bıraktı. Hem de çok kısacık olmasına rağmen. Sahip olduğu ufak şeylerle, ufak bir topluluk arasında ailesinin geçimini sürdürmeye çalışan Kino’nun bebeğini bir akrep sokar ve hayatları kısa bir sürede değişir. Okurken yer yer Kino’yu eleştirdiğim, kızdığım yerler oldu. Fakat çocuğuyla ilgili uğraşları ve düşünceleri öyle güzeldi ki.. Kısa ve çok akıcı olduğu için elinizden bırakmadan bitirebileceğiniz bir kitap. Okunmalı. ••• “Bir şeyi çok fazla istemek iyi değildir.”
John Steinbeck'in yine, dönemindeki yoksulluğu ve yoksulların yaşantısından bir bölüm anlattığı uzun hikaye niteliğindeki kitaplarından biri.
Kitapta, geçimini istridyelerin içinden inci çıkarma işiyle sağlayan bir ailenin, paraya çok ihtiyaçlarının olduğu bir gün, çok büyük ve değerli bir inci sahibi olmalarından sonra gelişen olaylar anlatılmaktadır. Yazar, her zamanki gibi, o dönemdeki yoksulluğun dramatik yönünü bize, yine ustalıkla gösteriyor.
Yazarın her kitabında olduğu gibi, bu kitabında da sürdürdüğü sakin ve akıcı anlatımı, zaten çokta uzun olmayan kitabı elinizden bırakmadan, tabir yerindeyse bir solukta okumanızı sağlıyor.
Kısaca söylemek gerekirse, beğenilerek okunacak bir kitap diyorum.
Kötülüğün Türküsü
Neydi şimdi bu!
İnsanlığın panorası mı?
Yolsuzluğun imgesi mi?
Bir inci yahut bir akrep ile başlayan bu hikaye, insanlığın son türküsü mü?
Neydi bu...
Ben ne okudum, neden böyle kilitlendim dedirten türden bir yapıt! Bir babanın etiyle, kemiğiyle verdiği yaşam mücadelesinde, bir annenin yürek yangınında, bir bebeğin ölüm çığlığında boğuldum! Bir de kötülüğün türküsü kulağımda çınlarken nefretle doldum.
Steinbeck'in hayatıma kattığı muhteşem bir eser.
İnsanoğlunun zalim çevresine uyum sağlamadaki bu müthiş yeteneği bu düzende yaşamda kalmamızın ilk koşulu olmasa da en önemli koşullarından biri gibi.
Kötülük insandan güçlü müdür bilmiyorum ama kötülük çaresiz insandan daha güçlüdür. Bu ailenin başına gelen en kötü şey o kocaman inciyi bulmaları mıdır, içine doğdukları sınıf, çevre ve düzen midir yoksa bebeklerini sokan o kara akrep midir?
Zengin olmak bir şeylere sahip olmak ve bunu insanlara kanıtlamak mıydı?
Anlaşılmak için kelimelere ihtiyacımı var mıydı?
Yaşamı güzelleştiren birlikte yaşamanın ezgisini duymak değil miydi? Umudun, sevginin, huzurun sesini kulaklarımızdan önce yüreğimizin duyması gerekmez miydi?
Eline zenginlik ve güç geçen herkes zalim olmak zorunda mıydı? Ya da başkalarının mutluluğuyla mutlu olmak bu kadar zor muydu?
Kitabı okuduktan sonra kendimizi sorgulayacağımız o kadar çok konu var ki...
~~Çelik bir zekâ Stainbeck~~
<> Gerçeği sınırlayan şey, insanın cüzi miktarda yarattığı ve çok yoğun bir şekilde inandığı inançlarıdır.
<> Bence masumiyet, insanın keşfedilmemiş canavarlığından arta kalan yanıltıcı bir iceberg' idir.
<> Ya da vazgeçmek, kaybetmekten daha anlamlıdır ne bileyim.
<> "Güç dediğimiz şey korkudur" desem kızar mısınız ki?
<> Ya da Anıl saçmalıyor sabahın 4'ünde. O da olabilir.
Fareler ve insanlar kitabında olduğu gibi bu kitabında da yoksulluğun soğuk yüzü ile karşı karşıyayız. Hipokrat yemini etmiş bir doktorun sırf parası olmadığı için akrep sokan bir çocuğu tedavi etmeyip, evde yok diye yalan söylemesi okurken kalbimin acıdığını hissettim. Annenin, babanın çaresizliği çocuğun çektiği acılar insanlığımızı sorgulatıyor.
İnci bulunduğunu duyunca kendi ayaklarıyla yaşadıkları yere kadar giden yine aynı doktor. Paranın her şeyden önemli olduğunu gören bu kitle virüsten daha tehlikeli okurken öfkem tavan yaptı.
Her sayfasında merak uyandıran, hayattan elinizi ayağınızı çektiren tamamen kitaba odaklattıran bir eser. Kitap ayracı kitaba girmeye zorlanıyor. Dur şu sayfayı da okuyayım diye diye merak dalgasında sürükleniyorsunuz.
Kitaplar üzerinde spoi vermeyi sevmiyorum bu heyecandan kimseyi alıkoymak istemem. Herkesin okumasını istediğim güzel kelimesinin yetersiz kalacağı bir eser. Bazen para mutluluk yerine aksine felaketler getirir bunu okurken çok net görüyoruz. Kurulan hayaller insanın kalbini gıdıklıyor ay hadi inşallah demekten kendinizi alıkoyamıyorsunuz. Keşke sonu böyle olmasaydı. Şiddetle tavsiye ediyorum Lütfen okuyun keşke daha önce okusaydım diyeceksiniz.