İşte o zaman anlıyorum: Her şey değişmek üzere. Her şey karman çorman olmak üzere.
Her sabah savaştığım, karmakarışık saçlarımı düşünüyorum. Yaşamım boyunca, dolaşık saçlarımı fırçalayıp açmak için saatler harcadım ama saçlarımı ne kadar özenle tutamlara ayırmaya çalışsam da hemen dolaşıveriyorlar. Açılması olanaksız bir hale gelinceye kadar birbirlerine giriyorlar. Bazen makası kapıp oracıkta düğümü kesmekten başka elden bir şey gelmiyor.
Ama insanlardan oluşan bir düğümü nasıl kesebilirsiniz ki?
Durumun gidişatından hiç hoşnut değilim.
Bir denizanasına yeterince bakarsanız, gözünüze atan bir kalp gibi görünür. Bir hayalet kalbi anımsatır. Bir tarafından bakınca öteki tarafını görürsünüz.