Yine en yıldızlısından 10 verdiğim bir kitap daha ...Yazarımız günümüzde yaşanan toplumsal bir konuya değinmiş.Ne olduğunu söylersem hiç bir anlamı kalmaz .Konumuza gelecek olursak ; Eşinden ayrıldıktan sonra kızı Ada'yla yaşamaya başlayan Begüm, hem kızına yakın olabilmek için hem de zamanını değerlendirmek için kızının okuduğu okulda kütüphane görevlisi olarak işe başlar.Kütüphaneye bağışlanan kitapların arasından yıllar öncesine ait mektuplar bulur. Bu mektuplar sırlarla doludur ve yarım kalmış ya da eksik gibidir. Merakına yenik düşüp okuduğu mektupların sahibini tanımasa da yakın bir zamanda tanışır. Daha sonrasında olaylar nasıl ilerliyor nasıl akıyor tahmin bile edemezsiniz.O kadar akıcı ki elimden bir an olsun bırakmak istemedim. Kitap bitti ve kalbim hala hızlı atıyor. Ellerim titriyor... Psikoloji gerilim türünde kitapları seviyorsanız ve sırlarla aranız iyiyse bu ailenin ve çevresindekilerin neler yaşadığını merak edersiniz diye düşünüyorum. Sevgili @yaprika seninle bu kitapla tanıştım ve hayatına dahil olmak hoşuma gitti. Kalemin hiç bir zaman sönmesin hep yaz .. Biz de okuyalım.. sevgiler..
Aile içinde yaşananlar sır olarak mı kalmalı yoksa gün yüzüne mi çıkartılmalı? Özellikle çocukların mazur kaldığı yakın akraba ilişkilerinde...
Yazar zor bir konuyu ele alarak sade ve akıcı yazım dili ile, kurgudaki geçişleri derinlemesine bağlayarak okurun merakını üst düzeyde tutmayı başarmış. Güvensizlik duygusunu, korkuyu, aile içinde yaşanan ve bir türlü kimse ile paylaşılamayan sırların, hayatları nasıl alt üst ettiğini ve sonuçlarının ürkünçlüğüne ışık tutmuş...
Begüm yeni başladığı hayatının öncekinde daha huzurlu ve rahat olacağını düşünerek yanıldığını fark etmesinin uzun sürmeyeceğini bilmeyerek, kızı Ada'nın okulunda gönüllü olarak kütüphane sorumlusu olmaya karar verir. Kütüphaneyi düzenlerken bulduğu mektuplar onu derinden etkiler ve bu mektupların kime ait olabileceğini araştırmaya başlar...
Begüm, Ada'nın arkadaşlarıyla kurduğu dostlukla; 1950'li yıllara ait mektupların sahibine çok yakın olduğunu ve mektupta yazan sırrı çözmek için arkadaşlarının da desteğini alması gerektiğini düşündürür...
Olayların geldiği nokta da ise çocukların hayatı tehlikededir. Begüm ise kanıt bulmak için uğraşmaktadır. Hesap edemediği ise bu sırrın kendi ailesine ne kadar zarar verebileceğidir...
Soluksuz merak içinde, tüylerim ürpererek okudum. Aile içinde olan ve gün yüzüne çıkan sır sizleri de derinden etkileyecek...
Ancak bu kızı gerçekten tanıyan hiç kimse yokmuş. Hiç kimse... Kız sonsuz güzellikteki bir gül bahçesinde, yağmur sonrası yaprakları ışıldayan güller gibiymiş ama yapraklarında biriken yağmur damlaları değil gözyaşlarıymış.
Çok sürükleyici bir roman.
Hepimiz hayatında kendisi, çocuğu, sevdiği, tanıdığı ya da herhangibirşey için korktuğu şeylerden biridir "ensest ilişki". Böyle birşeye maruz kalma düşüncesi bile buz gibi terler döktürürken bunu yaşamak tarif edilemez olmalı herhalde.
Kitabı okurken sinirden deli oldum. Huzursuzluk diz boyuydu.
Akıcı, düşündürücü ve gerçekleri suratına çarpan bir kitap...
"Çocuklar herşeyi büyüklerden daha iyi hissediyor ve farkediyor"
Okuyun
Sevgi'yle :)