Ancak bu kızı gerçekten tanıyan hiç kimse yokmuş. Hiç kimse... Kız sonsuz güzellikteki bir gül bahçesinde, yağmur sonrası yaprakları ışıldayan güller gibiymiş ama yapraklarında biriken yağmur damlaları değil gözyaşlarıymış.
Uyandığımız andan itibaren yaşadığımızı sanıyoruz. Hayır, aslında yaşamıyoruz. Sadece rüyalarımızda gittiğimiz yerlerde var oluyoruz. Rüya görmeyi seviyorum. En azından onların içine girdiğimde, uyanıkken yaşadıklarımdan kaçabiliyorum...