Kadiz'den Semerkant'a Seyahatler
Timur'un Hayatı&Kadiz'den Semerkant'a Seyahatler
Ruy Gonzalez de ClavijoTimur'un Hayatı&Kadiz'den Semerkant'a Seyahatler Quotes
You can find Timur'un Hayatı&Kadiz'den Semerkant'a Seyahatler quotes, Timur'un Hayatı&Kadiz'den Semerkant'a Seyahatler book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Timur’un Filleri
“Bu gün fillere bir çok oyunlar oynatıldı. Evvelâ fillerle atlar yarış ettiler. Filler birden bire koşmağa başlayınca, yer sanki ayaklar altında sarsılıyordu. Hakikaten fillerin hamlesine karşı duracak bir insan veya hayvan tasavvur olunamaz. Muharebede bir fil, bin piyadeye bedel sayılırdı. Çünkü filler, hamle ettiler mi, her rasgeldiklerini çiğneyip geçiyorlar. Bilhassa yaralandıkları zaman, daha fazla şiddet ve dehşet verici bir hızla harbediyorlar, fillerin dişleri ancak yukarıya doğru uzandığından, dişleri kesiliyor ve uçlarına kılıç gibi silahlar dikiliyor. Filler bunlarla her tarafa saldırıyor, ve ortalığı kasıp kavuruyorlar.”
Sayfa 162 - Nakışlar Yayınevi, İstanbul-1975Kitabı okudu
Bayazıt-Timur
“Bayazıt, o zamana kadar Timur hakkında malûmat sahibi değildi. Onun için dünyada kendi seviyesinde satvet sahibi bir hükümdar bulunmadığını sanıyordu. Bu yüzden Timurun gönderdiği Tatarın verdiği name hiddet ve gazapla karşılanmış, Bayazıt Timurun adamına dünyada Timur derecesinde ahmak bir adam bulunmasına hayret ettiğini, Timurun hangi cür’etle böyle bir müracaatta bulunabildiğini, kendisinin Taharten’e (Erzincan’ın Ermeni Prensi) karşı istediği gibi harekette serbest olduğunu, dünyada herhangi bir adama karşı da aynı şekilde hareket edeceğini söylemiş, sonra Timurun bir daha bu çeşit hayallere kapılmaması için onu arayıp bulacağını ve esir alacağını, Timurun karısını kullarından birisine vererek onu utandıracağını anlatmıştı.”
Sayfa 73 - Nakışlar Yayınevi, İstanbul-1975Kitabı okudu
Beyoğlu
“Cinevizliler, buraya <Pera> (Beyoğlu) dedikleri halde Rumlar ona Galata diyorlar. Esasen burası Cinevizlilerden evvel de mevcut idi ve otlaklarla dolu idi. İnekler burada otlar, sonra sütleri sağılır, ve İstanbul’a gönderilirdi.
Buraya Galata adı verilmesinin sebebi şudur: Rumcada Gala süt demektir. İspanyolcada Galata sütün sağıldığı yer manasına gelir.”
Sayfa 49 - Nakışlar Yayınevi, İstanbul-1975Kitabı okudu